İsimlerin Kutsallaştırılması




​📘 İsimlerin Kutsallaştırılması, Atalara Bağlılık ve Şefaat İnancı: Kur’an Perspektifinden Dinde Otorite Problemi

​1. ❓ Dinde Neden İnsan İsimleri Öne Çıkar?

​İnsan zihni, soyut olanı somut bir figür üzerinden anlamaya yatkındır. Tarih boyunca dinî bilgi aktarılırken, vahyin kendisi yerine onu taşıyan şahsiyetler ön plana çıkarılmıştır. Böylece:

  • ​“Falanca âlim ne dedi?”
  • ​“Falanca zat böyle buyurmuş.”
  • ​“Şu üstadın görüşü budur.”

​tarzı yönelişler, vahyin yerine isimleri koyan bir otorite devri oluşturmuştur.

​Kur’an bu yönelişi çok erken teşhis eder:

“Onlar bilginlerini ve din adamlarını Allah’tan ayrı rabler edindiler.” (Tevbe 31)


​Burada “rab edinme”, onlara tapmak değil; onları dinî hüküm koyucu merci hâline getirmektir.

​2. 🏛️ Ataların Saygınlığı ve Otorite Devri

​Bir toplumda bir ismin, bir büyük şahsiyetin veya bir otoritenin kuşaktan kuşağa aktarılması, onu zamanla dokunulmaz hâle getirir. Kur’an’ın ifadesiyle bu, **“atalar dini”**nin devreye girmesidir:

“Onlara ‘Allah’ın indirdiğine uyun’ denildiğinde, ‘Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız’ derler.” (Bakara 170)


​Bu ayet, atanın yanlış veya doğru olmasına bakmaksızın geleneğin kanunlaştırılması sorununa işaret eder. Böylece ataların adı bir “dinî delil” hâline gelir; tıpkı bugün bir âlimin adının ayet yerine geçirilmesi gibi.

​3. 🗿 Esnâm: İsimlerin Putlaşması

​Kur’an “put” anlamında esnâm kavramını kullanır. Esnâm bir taş, ağaç veya heykelden ibaret değildir; isimlerin kutsallaştırılması da bir putlaştırmadır.

​Nitekim Nuh kavminde geçen beş putun tamamı insan isimleridir: Ved, Suvâ’, Yeğûs, Yeûk ve Nesr (Nuh 23).

​Bu isimler tarihsel süreçte şu değişimi yaşamıştır:

  1. Önce: Saygı duyulan iyi insanlar.
  2. Sonra: Onların kabirleri.
  3. Ardından: Heykelleri.
  4. En sonunda: Dine aracılık eden kutsal figürler hâline gelmişti.

​Yani putların özü: kutsanmış bir isimdir.

​4. ✨ Allah’ın Güzel İsimleri ve Otoritenin Saflaştırılması

​Kur’an, “En Güzel İsimler Allah’ındır” (A’râf 180) diyerek otoritenin sadece Allah’a ait olduğunu vurgular.

​Bunun anlamı şudur:

  • Dinî hükmün kaynağı Allah’tır.
  • Doğruya ulaştıran rehber O’dur.
  • İbadet sadakati yalnız O’na yönelmelidir.
  • Değerin kaynağı beşer isimleri değil, ilahi isimlerdir.

​Bu yaklaşım, insan otoritesine dayalı din tasavvurunu kökten reddeder.

​5. 🤝 Dinde Ara Bilgi Kaynakları ve “Yaklaştırıcılar” Sorunu

​İnsanlar tarih boyunca “dinî daha iyi anlatıyor” diye bazı şahsiyetlere özel statü atfetmişlerdir. Kur’an bunu da açıklıkla reddeder:

“Biz onlara sadece Allah’a daha çok yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz.” (Zümer 3)


​Bu cümle, dinde “yaklaştırıcı figürler” icat eden tüm sistemlerin ortak mantığını verir:

  • ​Kimi şeyh,
  • ​Kimi imam,
  • ​Kimi veli,
  • ​Kimi âlim,
  • ​Kimi peygamber sonrası otoriteleri...

​Bunlar “şefaatçi”, “aracı”, “dini daha iyi öğreten”, “günahı silen” gibi rollere sokulmuştur.

​Kur’an’ın cevabı nettir:

“Şefaatin tamamı Allah’a aittir.” (Zümer 44)


​Yani kimsenin kimseye ilahi bir torpil yetkisi yoktur. Kimse kimseyi Allah’a yaklaştıramaz; Allah’a yaklaşmanın tek yolu Kur’an’daki doğru bilinç ve salih ameldir.

​6. 🔄 Modern Şefaat Anlayışı: İsim Kültünün Yeni Versiyonu

​Bugün “şefaatçi edinme” sadece tarihsel putlara değil; yaşayan veya ölmüş dinî otoritelere de uygulanmaktadır:

  • ​“O büyük zat bizim için dua eder.”
  • ​“Onun sohbetine girersen arınırsın.”
  • ​“O zatın yüzü suyu hürmetine Allah verir.”
  • ​“Falanca mürşidin himmeti üzerimize olsun.”

​Bu ifadeler, eski put inancının modern dilde devamıdır. Roller değişmiş, mantık aynı kalmıştır. Kur’an’ın eleştirdiği şey tam olarak budur.

​7. ⚖️ Dinî Bilgi Nasıl Saflaştırılır?

​Kur’an, dinde otoritenin kaynağını üç ilke ile belirler:

  1. Hüküm Yalnız Allah’ındır.“Hüküm yalnız Allah’ındır.” (Yusuf 40)
  2. “Hüküm yalnız Allah’ındır.” (Yusuf 40)


    1. Şahitlik (Tanıklık) Yalnız Vahye Dayanır.“De ki: Rabbim adaleti emretti.” (A’râf 29)
    2. “De ki: Rabbim adaleti emretti.” (A’râf 29)


      1. Şefaat Hakkı Yalnız Allah’ındır.“O’nun izni olmadan hiç kimsenin şefaati fayda vermez.” (Bakara 255)
      2. “O’nun izni olmadan hiç kimsenin şefaati fayda vermez.” (Bakara 255)


        ​Bu üç ilke, insanların kutsanmış isimleri üzerinden yürüyen din algısını kökünden ortadan kaldırır.

        ​8. 🎯 Sonuç: İsimler Din Olunca, Din İsim Olur

        ​Dini, insan isimleri üzerinden okumak:

        • Hikmeti gelenekle değiştirir,
        • Vahyi otorite olmaktan çıkarır,
        • ​Dini aracılar zincirine çevirir,
        • Ataların izini Allah’ın kitabının önüne koyar,
        • Esnâm kültürünü modernleştirir,
        • Şefaati insan eline teslim eder.

        ​Kur’an ise tevhidi yeniden tanımlar:

        • Otorite yalnız Allah’ındır.
        • Delil yalnız vahiydir.
        • Yaklaştırıcı yalnız doğru ameldir.
        • Şefaat yalnız O’nun iznine bağlıdır.
        • ​Dinde insan isimleri ne kadar kutsallaşırsa, Allah’ın isimleri o kadar unutulur; din, tevhid olmaktan çıkar; isimler dini hâline gelir.


          UYARI / HATIRLATMA


          Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür.

          Lütfen her ifadeyi Kur’an’ın bütünüyle değerlendirin; ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın. 

          Hakikatin tek ölçüsü Allah’ın kitabıdır. Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir.

          Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz

Yorumlar

Öne çıkan Makaleler

Kurana göre Sevgi ile Aşk ❤

YASAK MEYVE ? 🍎

Habibullah demek ŞİRKTİR 📣