Bu Blogda Ara

göğe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
göğe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Haziran 2025 Perşembe

ŞEMS SURESİ "Sende doğan şuur"



UYARI / HATIRLATMA


Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür.

Lütfen her ifadeyi Kur’an’ın bütünüyle değerlendirin; ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın. 

Hakikatin tek ölçüsü Allah’ın kitabıdır. Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir.

Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz

🌞 1. “وَالشَّمْسِ وَضُحٰىهَا”

"Güneşe ve onun kuşluk vaktine andolsun!"

Sen hiç bir varlığın kendi özünü aydınlattığını gördün mü?
Güneş, ışığını dışarıya değil önce kendi “zuhâ”sına, yani iç hakikatine yayar. Bu ayet sadece gökteki bir cismi değil, insanın içindeki özü, bilinci de anlatır.

Güneş burada sende doğan şuurdur. Onun "zuhâ"sı da bu şuurun yeryüzüne —yani senin davranışlarına— yansımasıdır.


🌑 2. “وَالْقَمَرِ إِذَا تَلٰيهَا”

"Ve onu izlediğinde Ay’a andolsun!"

Ay, ışığını güneşten alır.

Akıl, hakikati doğrudan göremez ama onu yansıtır.
Bu, aklın vahyin ardından gitmesi gibidir.
Ay burada duygularını, aklını temsil eder — o, Güneş'in (şuurun, hakikatin) izindedir.


⛰️ 5. “وَالسَّمَاءِ وَمَا بَنٰیهَا”

"Göğe ve onu bina edene andolsun!"

Gökyüzü dışarıda değil sadece.
Senin bilinç üstü alanın da bir göktür.
Senin semân, seni yukarı çeken düşüncelerin, umutların, ideallerindir.

"Ve onu bina edene..."
Kimsin sen, ey insan? Bir yapının içine doğmuşsun; senin iç göğün de inşa edilmiş. Fakat kim yaptı bunu? Allah mı? Sen mi? Yoksa birlikte mi?


🕳️ 7. “وَنَفْسٍ وَمَا سَوَّاهَا”

"Nefse ve onu düzenleyene andolsun!"

Bu ayet, seni darmadağın eder.
Çünkü burada Rabb, nefsin bizzat yaratılışına ve onun dengelenmesine yemin ediyor.

Nefis; karanlık değil, potansiyeldir.
Ayet, nefsi düşmanlaştırmaz; ona saygı gösterir.

Ve ardından gelen bomba ayet:


⚖️ 8. “فَأَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوٰیهَا”

"Sonra ona hem fücurunu hem takvasını ilham etti."

Allah sana sadece iyiliği fısıldamadı.
Kötülüğü de sana gösterdi — ama fark etmen için.
Bu ne büyük bir özgürlük ilânıdır.

Senin içinde şeytan yok:
Fıtraten gelen fücur bilgisi var.


🌱 9-10. “قَدْ أَفْلَحَ مَن زَكَّاهَا / وَقَدْ خَابَ مَن دَسَّاهَا”

"Nefsini arındıran gerçekten kurtuluşa ermiştir.
Onu kirleten ise yıkıma uğramıştır."

"Zekât" kelimesiyle aynı kökten gelen "zakkâhâ" — nefsini temizlemek değil, nefsinin içindeki özü büyütmek, yeşertmek demek.

Nefsi bastırmak değil, onun içindeki tohumları sulamak!
Kirleten değil, unutan mahvolur.


🌋 11-14. Semûd kavmi örneğiyle final:

Salih peygamberi ve dişi deveyi reddeden halk… ama asıl kıssanın vurucu kısmı şurada:

"فَدَمْدَمَ عَلَيْهِمْ رَبُّهُم بِذَنبِهِمْ فَسَوَّاهَا"
“Rableri, günahları sebebiyle üzerlerine azap indirdi ve hepsini aynı yaptı.”

Fesawwâhâ — Hepsini “denkledi.”
İyiyle kötüyü eşitledi.
Çünkü onlar seçme hakkını kaybetti.


🔥 Şaşırttı mı?

"Şems" sadece bir gök cismi değil,

Senin içindeki aydınlanma sürecinin bir metaforu.
Bu sûrede Güneş de sensin, Ay da;
Salih de sensin, dişi deveye kılıç çeken de.