Kayıtlar

zaman etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

6 Günde (DEVİR) Yaratma

Resim
Altı Gün, Yedinci Gün ve Sekizinci Gün: Kozmik Zaman, Bilinç ve Ahiret Düzlemleri I. Giriş: Yaratılışın Süresi - “Yevm” Nedir? Kur’an’da evrenin yaratılışıyla ilgili ayetlerde sıkça geçen “yevm” (يَوْمٍ) kelimesi, dar anlamda “24 saatlik gün” olarak çevrilse de Arapça’da bu sözcük aynı zamanda "dönem", "süreç" veya "devir" anlamına da gelir. Kur’an’da farklı bağlamlarda geçen “bin yıllık bir gün” (Secde 5) ve “elli bin yıllık bir gün” (Me’aric 4) gibi ifadeler, “yevm” kelimesinin mutlak anlamda bir zaman dilimi olarak değil, belirli aşamalardan oluşan süreklilik içeren dönemler olarak anlaşılması gerektiğini gösterir. II. Altı Günde (Devirde) Yaratılış Kur’an, evrenin ve yeryüzünün altı yevm/devir içinde yaratıldığını altı farklı ayette bildirir: “Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra Arş’a istiva eden Allah’tır.” (A’râf 7:54; Hud 11:7; Yunus 10:3; Furkan 25:59; Secde 32:4; Hadid 57:4) Buradaki “altı gün” ifadesi, bilimsel kozmol...

Kuran’da Zaman ve Tek Bir An

Resim
🌀 Kur’an’da Zaman Yolculuğu ve Tek Bir An Zamanın Çöktüğü Yer: Hakikatin Zamansız Boyutu Kur’an, zaman kavramını sadece kronolojik bir akış olarak değil, bilinçle ilişkili bir gerçeklik olarak ele alır. İnsan zamanı “sayarak” yaşarken, Kur’an’daki olaylar çoğu zaman anlık, zamansız ve doğrudan bir müdahale olarak aktarılır.  Bu da bizi Kur’an’daki zaman algısının, modern anlayışın çok ötesinde bir yerde durduğu sonucuna götürür. --- 🧭 1. Zamanı Allah Saymaz, Biz Sayarız Kur’an’da zamanın izafi yapısını ortaya koyan ayetlerden biri: “Rabbinin katında bir gün, sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir.” (Hac 47) “Melekler ve Ruh, O’na yükselir; o gün, ölçüyle elli bin yıl gibidir.” (Meâric 4) Buradaki "sizin saymakta olduklarınızdan" ifadesi çarpıcıdır: Zaman, bizim saydığımız şeydir. Allah için gün, yıl, saat gibi kavramlar geçerli değildir.  Bu, yalnızca bir idrak biçimidir. Kur’an’da zamanın işleyişi, hakikat karşısındaki konumumuza göre değişir. --- ⚡ 2. İlahi Müdaha...

SECDE SURESİ "bedeni yere kapandıran bir ruhsal titreşim" 🧠

Resim
🧠 1. Ayet: “Bu kitabın indirilmesi... içinde şüphe yoktur.” Bu giriş aslında bir meydan okumadır. "Secde" gibi teslimiyet kavramını içeren bir surenin hemen başında kesin bilgi vurgusu yapılması, “şüpheyi” epistemolojik bir secdeye zorlar: Bilgi secde eder mi?   Yani, senin zihinsel iddiaların mı yere kapanacak, yoksa vahyin açıklığı mı seni doğrultacak? 🔁 5. Ayet: “Gökten yere kadar olan işleri Allah düzenler, sonra işler O’na bir günde yükselir ki, sizin saydığınızla bin yıl kadardır.” Bu, kozmik zaman farkı dır. Fizikötesi bir varlık olan insanın kaderi göklerde yazılırken, zaman da bükülür. Vahiy burada sana diyor ki: “Senin zaman dediğin şey, ilahi ölçekte yalnızca bir anlatım aracıdır.” Bu ayet, Einstein’ın izafiyet teorisine kafa tutar gibi zamanın algılanabilirliğini kırar. 🧬 7-9. Ayetler: “İnsanı çamurdan yarattı... sonra ona ruhundan üfledi.” Burada şaşırtıcı olan şudur: İnsan çamur gibi aşağı bir varlıktan yaratılır, sonra içine ilahi bir sı...

TUR SURESİ " vahyin ilk teması" 🏔️

Resim
🏔️ 1. Dağ değil, yemin edilen bir bilinç sabiti : “Ve’t-Tûr.” (52:1) Kur’an’da üzerine yemin edilen şeyler hep bir hakikatin tanığıdır. “Tûr” sadece bir dağ değil; Musa’ya vahyin geldiği yer olması bakımından bilinçte vahyin ilk teması nı, sarsıcı uyanışı, şuurun zirvesini sembolize eder. Allah oraya yemin ederken, aslında “vahyin bilince dokunduğu yer”e yemin eder. 📜 2. Yazılı ama çözülmüş kitap ne demek? “Ve kitabın, yayılan bir sahifede yazılmış olanına.” (52:2–3) Kitap burada “mastur” (yayılmış, açılmış) bir sahife. Bu, saklı değil, açığa vurulmuş bilgi yi, gizemi kalmamış hakikati simgeler. Artık bilgi sır olmaktan çıkmıştır. Vahiy kendini açmıştır. Bu da insanın bahane üretmesini imkânsız kılar. “Bilmiyordum” diyemez. 🕊️ 3. “El-Ma’mur” gök: Sürekli işleyen bir bilinç sistemi “Ve el-Ma’mûr olan Beyt’e...” (52:4) Beytü’l-Ma’mur, gökteki “Kâbe” olarak anlatılagelir. Ancak daha derinlemesine bakarsan bu, kozmik düzenin sürekli ibadet hâlinde olması dır. Her şe...

KURANDA Zaman Ölçüsü

Resim
ZAMAN: Kur’an’da Süreç, Dönüşüm ve Bilinç Alanı Olarak “Değişim” Zaman çoğu zaman bir saat ya da takvimle ölçülen, doğrusal bir çizgide aktığı varsayılan fiziksel bir gerçeklik olarak algılanır. Oysa Kur’an’ın sunduğu "zaman" tasavvuru, ölçüm araçlarından ziyade değişim, süreç ve dönüşüm kavramlarıyla ilintili daha derin bir ontolojik gerçekliğe işaret eder. Bu bağlamda Kur’an’da geçen yavm (يَوْم), ḥīn (حِين), as-saʿat (السَّاعَةُ) ve ad-dahr (الدَّهْرُ) gibi zaman kavramlarının her biri, zamanın sırf “geçen” bir şey değil, “inşa eden” bir şey olduğunu düşündürür. Bu makalede, zamanın Kur’an’daki anlam haritası felsefi, semantik ve varoluşsal düzeyde incelenecektir.

FECR SURESİ – TEMATİK ve SEMBOLİK ANALİZ 🔟

Resim
🔟 FECR SURESİ – TEMATİK ve SEMBOLİK ANALİZ --- I. TEMATİK YAPI ANALİZİ 1. Giriş: Zaman Üzerine Yeminler (1–5) > v.1: “Fecr” – Tan yerinin ağarması v.2: “On gece” – Sayılı bir arınma süreci v.3: “Çift ve tek” – Bütünlüğün zıtlardan oluşması v.4: “Gece yürürken” – Karanlık sürecin içinden geçiş v.5: “Aklını kullanan için, bunda yemin/değer yok mu?” Temalar: Zamanın kutsallığı değil, anlamlılığı. İnsanın içsel yolculuğu. Bilincin uyanışı için fırsatlar. Sembolizm: Fecr: Uyanış, diriliş, vahyin doğuşu On gece: Vahyin talimi, sabırla ilerleyen bilinç arınması Çift/tek: Zıtların birliği – yaratılışın dengesi Gece: Sınav, bilinçsiz dönem Yürüyen gece: Sürecin sonuna yaklaşma --- 2. Uyarı: Azgın Kavimlerin Örnekleri (6–14) > Âd kavmi, Semûd kavmi ve Firavun Hepsi güçle, zorbalıkla, azgınlıkla toplumsal dengeyi yıktılar Allah onları yakaladı Temalar: Tarihî örneklerle evrensel uyarı Zulmün sonu kaçınılmaz yıkımdır Güç/güvenlik/iktidar imajlarının çöküşü Sembolizm: Âd: Maddi görkemin simg...

Kur’an yetmez diyen İFTİRACILAR!

Resim
Mezhepler, dindeki tek kaynağı Kur’an kabul etmek yerine Kitap, sünnet, icma ve kıyas gibi farklı kaynakları öne sürerler. Zamanla ise mezhepleri aşan yeni anlayışlar ortaya çıktı. Bu anlayışlar, “tek kaynak Kur’an” fikrine karşı çıkarak, Kur’an’ın yanında “damıtılmış sünnet” anlayışını yaymaya çalışıyorlar. Ne yazık ki bu durum, insanları “Allah katında makbul olan İslam”dan uzaklaştırma riski taşıyor. Peki, bu damıtılmış sünnet anlayışını kimin yorumuna göre benimseyeceğiz? Ali’nin mi, Veli’nin mi? Yoksa oylama mı yapacağız? En çok oy alan mı doğru kabul edilecek? “Kur’an yetmez” diyenlerin aslında Kur’an’a olan inançları tam değildir. Onların inancı, bilerek ya da bilmeyerek şirk koşmaya meyleder. Bu kişiler, İslam’ı bilerek ya da farkında olmadan yozlaştırmak için “iman etmiş” gibi görünebilirler. Kısaca, dışarıdan bakıldığında iyi niyetli görünebilirler, ancak gerçek niyetleri farklıdır. Bu durumun başını ise, dinin tek sahibiymiş gibi davranan ve bazen yüzünüze karşı bile yalan s...