Kayıtlar

dua etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Dua Yalnız Allah’adır: Şirkle Kirletilmiş Seslenişlere Reddiye

Resim
📢 Dua Yalnız Allah’adır: Şirkle Kirletilmiş Seslenişlere Reddiye Dua, arzudan öte bir yöneliştir. Bir teslimiyet, bir farkındalık hâlidir. Ve bu yönelmenin adresi yalnızca bir tek makam olabilir: Allah. Ama bugün… Dua adı altında peygamberlere, evliyalara, ölülere, yatırlara, kutlu gecelerde isimleri sıralanan tılsımlı insanlara sesleniliyor. Kur’an ise apaçık uyarıyor:  "Mescidler Allah’ındır. Öyleyse Allah ile birlikte hiç kimseye dua etmeyin!" (Cin 72:18) Yine de insanlar Allah’ı bırakıyor, kendileri gibi aciz olanlara yöneliyor. Kimi “ya Gavs”, kimi “yetiş ya Hızır”, kimi “senin hürmetine…” diyerek Allah’a bile dolaylı yakarıyor. Oysa Kur’an bu çarpıklığa net cevap verir:  "De ki: Ben yalnızca Rabbime dua ederim ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmam." (Cin 72:20) --- 🧭 Neden Dua Yalnız Allah’adır? Çünkü yalnız O: İşitir: “Şüphesiz O, işitendir, bilendir.” (Bakara 2:137) Cevap Verir: “Bana dua edenin duasına cevap veririm.” (Bakara 2:186) Güç Yetirir: “Sizi Allah’ta...

Kuran’da Yardımın Yolu ve Yönü

Resim
“Sabır ve Salât ile Yardım İsteyin”: Kur’an’da Yardımın Yolu ve Yönü Kur’an’da insanın Allah’tan yardım istemesi, sadece bir ihtiyaç anının dışavurumu değil, aynı zamanda bir bilinç durumu , ahlaki konumlanma ve yaşamsal duruş olarak tanımlanır. Yardımın nasıl ve hangi araçla isteneceği ise özellikle şu ayetle açıklığa kavuşur: “Sabır ve salât ile yardım isteyin. Şüphesiz bu, huşu sahiplerinden başkasına ağır gelir.” (Bakara 2:45) Bu ayet, Kur’an’ın yardım anlayışını iki temel kavrama bağlar: sabır ve salât. Her iki kavram da sıradan anlamlarının ötesine taşındığında, bu ayetin sadece bir teselli değil, bir kurtuluş reçetesi sunduğu anlaşılır. 1. SABIR (صبر): Direnç, Süreklilik ve Bilinçli Bekleyiş 1.1. Sabır Nedir? Arapça kökeni ṣ-b-r (ص-ب-ر) olan “sabır” kelimesi, tutunmak, direnmek, kendini tutmak, süreçte sebat etmek gibi anlamlara gelir. Kur’an’da sabır: Zor durumda boyun eğmek değil, hakta ısrar etmek tir. Pasif bekleyiş değil, aktif direniş tir. Korkud...

DUA -1 "Bir Konumlanma" 🧭

Resim
🧭 DUA: Yalnızca Bir İstek Değil, Bir Konumlanmadır Kur’an’da dua: Sadece “bir şey istemek” değildir. Aynı zamanda bir kimlik beyanı , bir acziyet farkındalığı , bir yöneliş , hatta bir kurtuluş manifestosu dur. 1. ❗ Dua sadece ihtiyaçta değil, varlıkta başlar “Rabbinize yalvara yalvara ve gizlice dua edin. Çünkü O, haddi aşanları sevmez.” (A’râf 7:55) Kur’an’a göre dua etmek, sadece başın sıkıştığında değil; her durumda Allah’a yönelmektir. Dua, “çaresizlik anının ibadeti” değil, bilinçli bir kulluk tarzıdır . 2. 🤯 Dua eden aslında kendi gerçeğini ilan eder “Ey insanlar! Siz Allah’a muhtaç olanlarsınız; zengin ve övgüye layık olan O’dur.” (Fâtır 35:15) Kur’an’a göre dua eden biri, “Ben muhtacım” diyerek ontolojik bir pozisyon alır. Bu pozisyon, evrenin merkezinde olmadığını, ihtiyaçla örülü bir varlık olduğunu ilan etmektir. Yani dua bir ontolojik itiraftır . 3. 🌀 Dua bir eylemdir, pasif bekleyiş değil “Onlar, dua ederek Rablerine yönelirler ve infak ed...

İbrahim Nebinin Şaşırtan Duası

Resim
 Bakara Suresi 129. ayet şöyle: "Rabbimiz! İçlerinden, onlara ayetlerini okuyacak, onlara Kitabı ve hikmeti öğretecek ve onları arındıracak bir elçi gönder. Şüphesiz üstün ve güçlü olan, hüküm ve hikmet sahibi sensin." (Bakara 2:129) Bu dua, İbrahim ve İsmail’in birlikte Beyt’in (Kâbe'nin) temellerini yükseltirken yaptıkları dualardan biridir. Burada özellikle istenen şey: 🔹 Ayet okuyan, 🔹 Kitabı öğreten, 🔹 Hikmeti öğreten, 🔹 Nefisleri arındıran bir rasûl gönderilmesidir. 🔎 SORU: “İbrahim’de Kitap ve Hikmet yok muydu?” Kur’an’a göre İbrahim (as) vahiy almış, hatta bir "suhuf" sahibi (bkz: A'lâ 87:19) bir nebi ve rasuldür. Dolayısıyla “kitap”tan muradın ne olduğu, burada “yokluk” değil, başka bir anlam boyutu taşıyor olabilir. --- 🧭 Şimdi meseleyi derinlemesine inceleyelim: 1. “Kitap”tan kasıt ne? Kur’an’da “kitap” kelimesi: Bir vahiy metnini (örneğin Tevrat, İncil, Kur’an), İlahi yasa, ölçü ve hikmeti içeren vahiy külliyatını, Hatta bazı yerlerde ...

Suyun Başında Dua: Kur’an’da Boşa Akan Seslenişin Temsili💧

Resim
💧 Suyun Başında Dua: Kur’an’da Boşa Akan Seslenişin Temsili (Ra’d 13:14) Giriş Kur’an, dua kavramını yalnızca bir dindarlık ritüeli olarak değil, ontolojik bir yöneliş ve kulluğun özü olarak sunar. Bu bağlamda Ra’d Suresi 13:14. ayet, Allah’tan başkasına yapılan duaların beyhudeliğini çarpıcı bir mecaz ile anlatır:  “Ellerini suya doğru uzatan kimse gibi… ama su onun ağzına ulaşmaz.” Bu yazıda, bu ayetteki benzetmenin anlam katmanları çözümlenecek; dua, yöneliş, şirk ve hakikatin metaforik dili üzerinden analiz edilecektir. --- 1. Dua: Bir Bağlantı Arayışı Kur’an’da “dua”, sadece sözlü bir istek değil; kişinin Rabbine yönelmesi, çağrıda bulunması ve varoluşsal bağ kurmasıdır. “Lehü da‘vetü’l-hakk” (13:14): “Hak olan dua yalnızca O’nadır.” Bu ifade, duanın yönünü belirler: sadece Allah’a yönelen dua, cevaba layıktır. Çünkü yalnız O, duayı işitir, görür ve karşılıksız bırakmaz (Bak: Mülk 67:14). --- 2. Ellerini Suya Uzatmak: Dua ile Şirk Arasındaki Uçurum Ayetin ikinci kısmı çok etk...

Ulaşım Araçlarına Binerken Okunacak Dua

Resim
Ulaşım Araçlarına Binerken Okunacak Dua: Kur’an’dan Hayatımıza Bir Bilinç Kur’an, insanın her anına dokunan bir kitaptır. Yalnızca ibadet anlarını değil; yolda yürürken, yer içerken, hatta arabaya binerken bile nasıl bir bilinçte olmamız gerektiğini öğretir. Zuhruf Suresi 13–14. ayetlerinde, bineğe binerken şöyle dememiz öğütlenir:  "Sübhânellezî sehhara lenâ hâzâ ve mâ kunnâ lehu mukrinîn. Ve innâ ilâ rabbinâ le-munqalibûn." "Bunu bize boyun eğdiren Allah'ı tenzih ederiz, yoksa biz bunu kendiliğimizden yapamazdık. Şüphesiz biz sonunda Rabbimize döneceğiz." (Zuhruf 43:13-14) Bu dua, üç temel bilinç kazandırır: --- 1. Kudret Allah’ındır, Araç Bizim Değil Bugün arabalara, uçaklara, hızlı trenlere biniyoruz. Ama bu araçların hareket etmesi, kontrol edilebilmesi, insanın zekâsı kadar Allah’ın yarattığı düzen ve kudretle mümkündür. Ayette geçen “sehhara” kelimesi, “boyun eğdirme” anlamındadır. Yani bu araçları bize musahhar kılan, Allah’tır. Onlar bizim değil, bize v...

ALİ İMRAN SURESİ "ayıklama planı" 🌪️

Resim
🌪️ 1. Savaş'ı n kaybı bir ‘ceza’ değil, bir ‘arındırma’ "Allah, içinizden iman edenleri ayırıp ortaya çıkarmak ve sabredenleri belirginleştirmek için böyle yaptı." (Âl-i İmrân 3:140–142) 🔎 Şaşırtıcı nokta:  Savaşın yenilgisi Allah’ın bir gazabı değil, ayıklama planıdır. Kaybedenler değil, ayıklananlar kazançlı çıkmıştır. Zorluklar, iman iddiasının doğruluğunu test etmek içindir. 🧬 2. Hz. Meryem’in doğumu dua ile planlanmıştı "Onu doğurunca dedi ki: 'Rabbim! Onu kız doğurdum.' Allah onun ne doğurduğunu daha iyi bilmektedir... ‘Ben onu Meryem diye adlandırdım.'" (Âl-i İmrân 3:36) 🔎 Şaşırtıcı nokta: Kadın olduğu için “daha az değerli” sanılan bir bebek, aslında Allah’ın doğrudan desteklediği bir “proje”dir . Ve bu, kadın üzerinden gelen bir kurtarıcı planın ilk adımıdır. 🧠 3. Kitap ehlinden bazıları gerçeği gördü ve sakladı "Kitap ehlinden bir grup, Allah’ın kitabını okudukları halde, onu bilmedikleri gibi gösterirler....

Allah (haşa) namaz mı kılıyor?😱

Resim
“Salâtı sadece namaz olarak alan arkadaşlar, Allah namaz mı kılıyor?” — aslında Kur’an’daki “salât” kavramını sadece ritüel namaza indirgemeye karşı yöneltilmiş çok güçlü bir eleştiridir. Şimdi bu sorgulamayı Kur’an bağlamında ve mantıksal olarak açalım: --- 1. Allah Salât Eder mi? Evet, Kur’an’da Allah’ın salât ettiği açıkça belirtilir: Ahzâb 33:43: > “O (Allah), sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için üzerinize salât eder; melekleri de (böyle yapar)...” Ahzâb 33:56: > “Şüphesiz Allah ve melekleri, Peygamber’e salât ederler. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin ve içtenlikle selam verin.” Eğer salât = namaz ise (yani rükû, secde, kıyam gibi ritüel hareketler), bu durumda şu abes sonuç ortaya çıkar: > Allah da mı kıyam ediyor, rükûya varıyor, secde ediyor? Bu elbette ki akılsızca bir yorum olur. Zira Allah’a bu tür fiziksel davranışlar nispet edilemez. O hâlde demek ki salât kavramı, sadece “namaz” anlamına indirgenemez. --- 2. Salât’ın Asli Anlamı Arapça’da "salât...