Kayıtlar

ilim etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

MİM HARFİ "Dönüşüm" م

Resim
"Mîm" Harfi: Dönüşümün, Vahyin ve Mahiyetin Anahtarı – Ahmet’ten Muhammed’e Mîm (م) harfi, Arap alfabesinde dudakların kapanmasıyla oluşan, nefesin burundan hafifçe çıktığı eşsiz bir sestir. Bu kapanış, bir koruma ve muhafaza halini işaret eder. Bu harfi, Ahmet'ten Muhammed'e olan dönüşümün, ilahi mesajın başlangıcından kemale eriştiği noktanın sembolü olarak ele alabiliriz: "Ahmet" : Vahyin ilk tecellisi, insanın yaratılışındaki başlangıç hali, ilk ilahi nefes. "Muhammed" : İlahi mesajın tamamlanışı, kemal noktası, son ve nihai tezahürü. "Mîm" harfi, bu iki kutup arasında adeta bir kanal , kutsal bir bağlantı noktası, bir köprü görevi üstlenir. Arap alfabesinde hem başta, hem ortada, hem de sonda yer alabilme özelliğiyle, bu geçişkenliği ve her aşamada varoluşu sembolik olarak güçlendirir. Mahiyet Kavramı ve Mîm'in Derinliği "Mîm", "mahiyet" (öz, hakikat) kelimesinin ilk harfidir. Bu, "Mîm"in yalnız...

NUN HARFİ "derin içsel bunalım" ن

Resim
"Nûn" Harfinin Sembolik Anlamları: İçsel Derinlik ve Dönüşüm "Nûn" (ن) harfi, hem İbrani hem de Arap alfabelerinde köklü anlamlar taşır. İbranice'de "balık" anlamına gelmesiyle birlikte, Arapçada "mürekkep hokkası," "çember," "kapsayıcı hat," veya "kara delik gibi bir çekim noktası" gibi çağrışımlara sahiptir. Bu anlamlar, bir tebliğcinin yaşadığı içsel süreci ve sorumluluklarını derinlemesine yansıtır: Derinlik ve Bilinçaltı: "Nûn," suyun ve balığın sembolize ettiği gibi, tebliğcinin iç dünyasındaki derinlikleri, şüpheleri, korkuları ve bilinçaltı süreçlerini ifade eder. Görevini yerine getirirken karşılaştığı zorluklar, onun ruhsal derinliklerine bir dalışı gerektirir. Dönüşüm ve Arınma: Balığın sürekli hareket ve dönüşüm sembolü olması, tebliğcinin yaşadığı sıkıntılarla manevi bir arınma ve yeniden doğuş sürecine girdiğini gösterir. Bu, görevinin ağırlığı altında ezilirken, ilahi iradeye tesl...

SÜLEYMAN NEBİ VE MELİKENİN TAHTI 👑

Resim
👑 SÜLEYMAN NEBİ VE MELİKENİN TAHTI Neml 38–44 pasajını ele alalım.  🔍 Ayet meali > 38. (Süleyman) dedi ki: "Ey ileri gelenler! Ona teslim olmadan önce, onun tahtını bana kim getirebilir?" > 39. Cinlerden bir ifrit dedi: "Sen yerinden kalkmadan önce onu sana getiririm. Ve gerçekten buna gücüm yeter, güvenilirim. > 40. Kitaptan ilim sahibi olan kişi dedi: "Ben onu gözünü kırpmadan sana getiririm." (Süleyman) onu kendi yanında yerleşmiş görünce dedi ki: "Bu, Rabbimin lütfundandır; beni denemek için. Şükredecek miyim, yoksa nankörlük mü edeceğim? Süleyman burada tahtı yani ülkenin fethini istiyor — ama amacı sadece güç gösterisi değil. İlk teklif eden kim? Cinlerden bir ifrit: > "Sen yerinden kalkmadan getiririm." Burada "ifrit", ham kuvveti, ham enerjiyi temsil ediyor. Güçlü ama ham, yani kaba bir yöntemle işi bitirecek. Sonra ikinci biri konuşuyor: > "Kitaptan bir ilim sahibi." Bu kişi ise bilgiyle, ilahi siste...