Kayıtlar

aidiyet etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kur’an’da AİLE Kavramı: Nesep mi, Manevî Miras mı?

Resim
Kur’an’da ÂİLE Kavramı: Nesep mi, Manevî Miras mı? Ali İmran 33 Bağlamında Bir Tahlil 🌿 GİRİŞ Kur’an’da sıklıkla geçen “âl (آل)” kelimesi, çoğu zaman klasik tefsirlerde “aile” veya “nesil” olarak tercüme edilmiştir. Ancak bu kavramın, Kur’an’daki diğer kullanımları dikkate alındığında, sadece biyolojik bir aileye değil, aynı zamanda bir fikir ve iman topluluğuna işaret ettiği anlaşılmakta ve çok daha geniş bir anlam yelpazesine sahip olduğu gözlemlenmektedir. Ali İmran 33. ayet bu kavramın merkezinde yer alır: “Şüphesiz Allah, Adem’i, Nuh’u, İbrahim ailesini (âl-i İbrahim) ve İmrân ailesini (âl-i İmrân) âlemler üzerine seçti.” (Ali İmran, 3/33) Bu çalışma, “âl” kavramının Kur’an’daki anlam dünyasını, dilsel kökenlerini ve tefsir literatüründeki yorumlarını tartışarak, biyolojik bir soy mu yoksa iman temelinde bir miras topluluğu mu olduğunu ortaya koymayı amaçlamaktadır. 🔍 1. “ÂL” KELİMESİNİN LÜGAVİ VE ETİMOLOJİK ANALİZİ Âl (آل) kelimesi, Arapça kökenli olup “evlâ (dönmek, aidiyet)...

HAŞR SURESİ “Ağaç Kıyâmeti” 🌿

Resim
🌿 Şaşırtıcı Bakış: Bu Sûre Aslında Bir “Ağaç Kıyâmeti”dir Yüzeyde, Beni Nadir Yahudilerinin Medine'den sürülmesini anlatıyor gibi görünse de, Haşr Suresi bir kıyamet sahnesi gibi yazılmıştır. Ancak bu kıyamet, insanların değil; ağaçların, evlerin ve yeryüzü düzeninin kıyametidir. "Hurmalıklarını kesmeniz ya da kökleri üzerinde bırakmanız, Allah’ın izniyledir." (59:5) 🌳 Ağaçlar Konuşuyor mu? Kur’an’da ilk defa bir sürgün anlatısında ağaçlara işaret edilir. Neden? Çünkü bu, sadece politik bir sürgün değil, doğanın da taraf olduğu bir savaştır. Kesilen ve kökleri üzerinde bırakılan hurma ağaçları, adeta birer şahit gibi sahnededir. Hurmanın kökleri üzerinde kalması: — Gelecek kuşaklara bir ibret — Sürgünün geçici olmadığının alameti — “Yıkım”ın sadece askeri değil, ekolojik bir iz taşıdığını gösterir. 🧠 Sürgün Psikolojisi: İnsanlar Evlerini Taşır Gibi Taşır mı? “Siz çıkacaklarını sanmamıştınız; onlar da kalelerinin kendilerini Allah’a karşı koruyacağını ...