Kayıtlar

görmek etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Zekice Şahitlik: Görmek, Söylemek ve Adaletin İnceliği

Resim
Yusuf Kıssasında Zekice Şahitlik: Görmek, Söylemek ve Adaletin İnceliği Kur’an, hikayelerle insanı hem iman hem akıl sahasında eğitir. Bu hikayelerden biri de Yusuf (a.s.) kıssasıdır; içinde birden fazla derin anlam ve ince nüans barındırır. Özellikle Kral Azizin karısı ile Yusuf arasındaki olayda ortaya çıkan “şahitlik” meselesi, Kur’an’ın adalet ve hikmet anlayışını mükemmel biçimde yansıtır. Olayın Özeti ve Şahitlik Kavramı Yusuf’un iffetine kast eden Kral Azizin karısı, onu tuzağa düşürür. Yusuf kaçarken gömleği arkasından yırtılır. Kadın, suçu Yusuf’a atar. Ancak orada, kadının ailesinden bir adam, “zekice” bir şahitlik yapar. Burada Kur’an “şahit” kelimesiyle, sadece “gözle görmek” anlamına gelen ve “doğrudan tanıklık” değil, aynı zamanda akıl yürütme ve durumu değerlendirme anlamını da içeren bir kavrama işaret eder. Şahitlik ve Akıl Arasındaki İnce Çizgi Bu şahıs doğrudan olayı “gördüğünü” yüksek sesle söylemez; yani “ben gördüm, şu oldu” demekten kaçınır. Bunun birkaç se...

Ra HARFİ "uyanış" ر

Resim
Arap alfabesinin önemli harflerinden Râ (ر) , sadece bir ses olmanın ötesinde, derin anlam katmanları taşıyan sembolik bir anahtar olarak öne çıkar. Kökenlerinden fonetik özelliklerine, Kur'an'daki yapısal kullanımından mistik yorumlara kadar Râ, ilahi hakikatin insan bilincinde yankılanışını ve idrakin başlangıcını temsil eder. Anlamın Kökleri ve Bilincin Eşiği: Râ Harfinin Derinliği Etimoloji ve Dilsel Kökler: Görmek ve Anlamak Arapçada Râ harfi, görmek, fark etmek, açığa çıkarmak gibi anlamlar taşıyan köklerle yakından ilişkilidir. Özellikle ر أ ى (ra-â) kökü "görmek, sezmek, anlamak" manasına gelir. Bu bağlantı, Râ harfinin taşıdığı idrak, farkındalık ve keşif temalarını doğrudan destekler. Râ ile başlayan ve bu anlam bağlamını güçlendiren başlıca kelimeler şunlardır: Rab: Terbiye eden, eğiten, evreni yaratan ve yöneten. Rahman / Rahîm: Sonsuz merhamet ve şefkat kaynağı. Rızık: Yaşamsal akış, maddi ve manevi beslenme. Ruh: İlahi bilinç kıvılcımı, can. ...

KIYAMET SURESİ "bir uyanış sahnesi"

Resim
🌪️ Kıyamet Suresi: Aynada Kendini Görmek Gibi Bir Deprem Kur’an’da Kıyamet Suresi (75), kıyametin sarsıcı sahnelerini anlatıyor gibi görünür… ama aslında aynı zamanda  bir iç kıyametin anatomisi dir. 🔍 1. Ayet: “ La uksimu bi yevmil kıyamet ” “Hayır! Kıyamet gününe and içerim!” Neden “ hayır ” diye başlıyor? Çünkü bu bir yemin değil… İtiraz eden bir zihni susturma dır. “Sen kıyameti inkâr mı ediyorsun? Hayır! Yemin ederim ki o gün gelecek!” 🧠 2. Ayet: “ Ve lâ uksimu bi’n-nefsil levvâme ” “Ve hayır! Kendini kınayan nefse de and içerim.” Burada “nefs-i levvâme”, “Kendine dürüst olan iç ses”tir. Yani içimizde bir mahkeme kurulmuş: Vicdan, kendi iç kıyametimizi başlatır. ⏳ 5-6. Ayetler: “İnsan, ‘kemiklerimiz paramparça olduktan sonra mı diriltileceğiz?’ der.” Bu ayet sadece fiziksel bir dirilişi sormaz. Asıl mesaj şudur: “İçin ölmüşken, nasıl bir yeniden diriliş bekliyorsun?” Kıyamet sadece evrenin değil, benliğin çöküşüdür. 📜 13-14. Ayet: “O ...