Kayıtlar

ahlak etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Mutlak Ahlak ve Toplumsal Ahlak

Resim
Kur’an’da Mutlak Ahlak ve Toplumsal Ahlak Ahlak kavramı tarih boyunca farklı disiplinlerce ele alınmış, tanımı ve kaynağı tartışmalı bir alan olmuştur. Modern etik anlayışı, ahlakı “toplumun ortak değerlerle oluşturduğu davranışlar bütünü” olarak tanımlar. Ancak bu yaklaşım ahlakın göreceli doğasına işaret eder. Kur’an ise ahlakı yalnızca toplumsal normlarla değil, ilahi vahyin rehberliğiyle tanımlar ve evrensel bir çerçeve sunar. Bu yazıda Kur’an’ın ortaya koyduğu mutlak ahlak ile toplumların ürettiği göreceli ahlak arasındaki farkı analiz edeceğiz. Toplumsal Ahlakın Göreceliliği Arapça “أخلاق / ahlak” kelimesi, “خلق / hulk” ve “خلُق / huluk” kelimelerinin çoğuludur. Bu kök anlamda “yumuşatmak, eğip bükmek, hayvanları iğdiş etmek” gibi eylemleri ifade eder. Zamanla “insanın iç nitelikleri” anlamına kaymıştır. Toplumsal ahlak, bir toplumun tarihî, coğrafi ve kültürel koşulları içinde oluşur. Kur’an bu bağlamda şöyle bir tespitte bulunur: “Onların çoğu ancak zanna uyar. Zan, h...

Ahlaki Yargı, Empati ve Sınanmışlık Bilinci Üzerine

Resim
Ahlaki Yargı, Empati ve Sınanmışlık Bilinci Üzerine Günah ve Sınav: İnsanın Zaaf Alanları Kur’an, insanın zaaflarla donatıldığını açıkça bildirir:  “İnsan zayıf yaratılmıştır.” (Nisâ 4/28) Bu zayıflık, fiziksel ya da zihinsel bir eksiklik değil, sınanma potansiyeli olan yönlere işarettir. Her birey farklı alanlarda imtihana tabi tutulur: Kimisi öfkesini kontrol etmekte zorlanır, kimisi şehvetini, kimisi mal ve güç hırsını dizginlemekte. Bu çeşitlilik, insanların aynı günahlar üzerinden değil, kendi zaaf noktaları üzerinden sınandığını gösterir. --- Masumiyetin Koşullu Görünürlüğü Bir kişinin belli bir günaha bulaşmamış olması, onun mutlak anlamda masum olduğu anlamına gelmez. Belki de o kişi, o günah ile sınanacak zemine hiç çıkmamıştır. Örneğin, yoksullukla sınanmayan birinin hırsızlıktan uzak durması, ahlaki erdemden çok şartların lütfu olabilir. Bu, şöyle bir Kur’anî uyarıyla örtüşür:  “Eğer Allah insanlara rızkı bol bol verseydi, kesinlikle yeryüzünde azarlardı. Ancak O, d...

Dikkat! Kaybediyoruz ❗️

❗️Dikkat! Kaybediyoruz Kaybediyoruz... Bilgilerinize rica olunur! Kaybediyoruz tek başına bir cümle olabilecek niteliklere sahip bir kelime. Tek başına çok şey anlatabilen bir cümle olan “kaybediyoruz” un bir Müslüman açısından ne anlama geldiğini düşünmek gereklidir. Kaybetmenin varlığı kazananın varlığıyla kaim olabilecek bir şey. Bu bağlamda kimse kaybetmesin, insanlar ölmesin, çiçekler, böcekler gibi söylemlerle diğer tarafta oluk oluk akan kanı görmezden gelenler, kaybeden mazlumların acılarını örtbas eden türden insanlardır. Ve belki bu türden insanlar kazanan veya kaybeden zalimlerin parayla tuttuğu uşaklardır. Kaybetmek birisinin gücüne, bilgisine, görgüsüne karşı alabora olmaktır; o zaman kaybettiğimizin / kaybediyor oluşumuzun sebepleri üzerine kafa yormak kaçınılmazdır. Öncelikle biz, yemek/içmek mecburiyetinde olan mahluklarız. Bunun için bir yerlerden yemek ve içecek bulmalıyız. Bu sebeple bir yerlerde çalışmalıyız. Yani bu sistem içinde çalışmak zorun...