Kayıtlar

firavun etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Kuranda BÜYÜ nedir? 🗝

Resim
--- 🧠 MODERN ZAMANLARIN BÜYÜSÜ: ALGI, İMAJ, MEDYA 🔍 Büyü ≠ Doğaüstü Güç ✨ Büyü = Algıyı Şekillendirme Sanatı Kur’an’da büyü, insanlara olmayanı var gibi göstermek, zihinleri yanıltmak ve gerçekliği çarpıtmak anlamında kullanılır. Bugün aynı şeyi yapan araçlar daha teknolojik ama işlevleri aynıdır: --- 🧰 Modern Büyü Araçları: 🎥 Televizyon & Sinema → Gerçek ile kurgu iç içe geçti. Algı yönetimi! 📱 Sosyal Medya → Filtreli hayatlar, sahte mutluluklar, izlenim büyüsü. 📰 Haber Dili & Propaganda → Ne gösterilirse, “gerçek” odur. 🔠 Etiketleme & Dil Oyunları → “Dinci”, “aşı karşıtı”, “terörist”... Etiket büyüsü. 🎮 Sanal Gerçeklik & Metaverse → Algının dijital kolonileştirilmesi. 🎭 Deepfake → Gerçeğin kılığına girmiş yalan. Görsel büyü. 💰 Finansal Büyü → Tüketimle hipnoz! İhtiyaç değil, istek dayatılıyor. 📖 “Sihirbazlar insanların gözlerini büyülediler ve onları korkuttular…” (A’râf 7/116) ➡️ Bugün de aynısı: Görüntüyle büyüleme, bilgiyle korkutma. --- 🗣️ SÖZLE BÜYÜ: ...

ENAM SURESİ "hayvanlarla ilgili batıl uygulamalar" 🗝️

Resim
Kur'an'ın en kapsamlı tevhid manifestolarından biridir. Özellikle şirk, vahiy, ölüm sonrası hayat ve hayvanlarla ilgili hükümler açısından şaşırtıcı detaylar içerir. İşte yalnızca Kur’an’dan hareketle şaşırtıcı noktalar: 🔥 1. En'âm Suresi Adı Nereden Geliyor? “En'âm” kelimesi, "hayvanlar" anlamına gelir. Sure adını, özellikle 136–150. ayetlerde geçen putperestlerin hayvanlarla ilgili batıl uygulamaları ndan alır. Ama sure sadece hayvanlardan değil, tüm varoluşsal meselelerden bahseder! 👁️‍🗨️ 2. En Büyük Şaşkınlık Ayeti: En'âm 6:91 “Onlar Allah’ı hakkıyla takdir edemediler...” Burada, Allah’a kitap verilenlerin , Allah’ın insanlara bir daha kitap göndermeyeceğini zannetmesi yerilir. Yani Tevrat sahiplerinin vahyin sonlandığını düşünmeleri, vahyi kesintisiz bir zincir olarak gören Kur’an anlayışına ters düşmektedir. Bu ayette geçen: “Deyin ki: Onları indiren kim?” cümlesiyle Kur’an, muhatabı sorgulamaya ve yüzleşmeye zorlar. Çok güçlü b...

KASAS SURESİ "halkını gruplara ayır" 🛡️

Resim
📌 1. Vahyin Yeraltı Nehri: Musa Kıssası ve Ezilenlerin Tarihsel Dönüşü Kasas Suresi, Musa kıssasını bir tarihsel anlatı değil, "iktidarın iç yüzünü" deşifre eden bir bilinç haritası olarak sunar. Bu kıssada sadece Firavun’un zulmü değil, zihinlerin nasıl teslim alındığı da gösterilir: "Gerçek şu ki, o yeryüzünde büyüklük tasladı ve halkını gruplara ayırdı..." (28:4) 🔍 Firavun’un en büyük silahı ordu değil, böl-parçala-hükmet sistemidir. Bu ayet, çağdaş iktidar aygıtlarının "kimlik siyaseti", "ayrıştırıcı dil", "toplumu etiketleyerek yönetme" stratejilerini önceden ifşa eder. Sadece Kur’an değil, bugünün sosyoloji kitapları da burada durup ders almalı. 🧺 2. Musa’nın Beşiği: Teslimiyetin En Saf Hali "Ona emzirmeye devam et, sonra korkmadan, üzülmeden onu nehre bırak..." (28:7) Bu ayetteki annenin tutumu, akılla değil imanla alınan kararın bir temsili. Beşiği nehre bırakmak: Hayatı teslim etmek. Ve nehir nereye...

ZUHRUF SURESİ "altına, ziynete, süse tapınma"

Resim
Zuhruf Suresi, altın anlamına gelen ismiyle bile şaşırtmaya başlar. Çünkü bu surede en çok eleştirilen şey tam da bu: altına, ziynete, süse tapınma . Şimdi suredeki bazı ayetlere “şaşırtıcı” bir gözle bakalım: 🌟1. Altınla kandırılmış Firavun halkı (43:51-54) فَنَادَىٰ فِرْعَوْنُ فِى قَوْمِهِ قَالَ يَٰقَوْمِ أَلَيْسَ لِى مُلْكُ مِصْرَ وَهَٰذِهِ ٱلْأَنْهَٰرُ تَجْرِى مِن تَحْتِىٓ ۖ أَفَلَا تُبْصِرُونَ Firavun halkına bağırdı: “Ey kavmim! Mısır’ın hükümranlığı bana ait değil mi? Şu nehirler ayaklarımın altından akmıyor mu? Görmüyor musunuz?!” Şaşırtıcı tarafı: Firavun altın , su ve mülk üzerinden insanları büyülüyor. Onlar ise vahiy getiren Musa’ya değil, altın getiren zalime inanıyorlar. Bugün de insanları yönetenlerin temel sermayesi ne? Parıltı. 🏛️2. Peygamberlerin seçilme kriteri: Zenginlik mi olmalıydı? (43:31) وَقَالُوا لَوْلَا نُزِّلَ هَٰذَا ٱلْقُرْءَانُ عَلَىٰ رَجُلٍۢ مِّنَ ٱلْقَرْيَتَيْنِ عَظِيمٍ Dediler ki: "Bu Kur’an, şu iki şehirden (Mekke ya da Taif) b...

DUHAN SURESİ " İlahi Sis" 🌫️

Resim
🌫️ 1. DUHÂN (DUMAN): Tarihin Üzerine Çökertilen İlahi Sis فَارْتَقِبْ يَوْمَ تَأْتِي السَّمَاءُ بِدُخَانٍ مُّبِينٍ – 10. Ayet “Göğün apaçık bir duman getireceği günü bekle!” Bu “duhân” , bir tabiat hadisesinden çok daha derin bir şeydir. Bir tür zihin perdesi , bir ilahi sis bombası gibi… Tarihte bazı kavimlerin hakikati inkârı, öyle bir noktaya gelir ki; Allah, onların kollektif idrak sistemlerini dumana boğar . İbn Abbas’a göre bu, açlıktan perişan hâle gelen Mekkelilerin gördüğü sisli bir hayaldi. Ama sembolik okunduğunda bu ayet, inkârın bilinç üzerindeki etkisini , yani hakikati göremez hâle gelmeyi anlatır: ❗️**“Gerçeği örten zihne hakikat duman gibi görünür.”** ⏳ 2. KADER GECESİ: Varlık Programının Açıldığı Satır إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةٍ مُّبَارَكَةٍ – 3. Ayet “Biz onu mübarek bir gecede indirdik.” Bu gece ne? Kadir Gecesi . Ama Kur’an sadece "indirildi" demiyor; “فِيهَا يُفْرَقُ كُلُّ أَمْرٍ حَكِيمٍ” (4. ayet) “O gece her hikmetli iş ...

NAZİAT SURESİ "ölümün ruhsal haritası "

Resim
Nâzi‘ât Suresi: Ölümün Nabzında Gizli Kozmik Yolculuk 📜 1. Şok: Sure ismiyle başla — "Nâzi‘ât" ne demek? "وَالنَّازِعَاتِ غَرْقًا" “O söküp alanlara andolsun…” (79:1) Buradaki “nâzi‘ât” kelimesi, şiddetle, zorla söküp alan varlıklar anlamındadır. Ama neyi? Kimi tefsirler “melek” der; kimi “ölüm anındaki ruhları”. Fakat Kur’an’ın ritmi burada çok daha derin bir senaryoyu sahneye koyar: Bu “nâzi‘ât”, varlıkları köklerinden söken bir kuvvet , belki de bilinci, bedenden ayıran kozmik el dir. Bize ölüm gibi gelen şey, aslında bir çekilme ve yükselme sürecidir. 🚀 2. Kozmik Kontrast: Çekenler, Yüzüp Gidenler, Öne Geçenler… Sure peş peşe şu ifadeleri getirir: "ve’n-nâşitâti neştan / ve’s-sâbihâti sebhan / fe’s-sâbiqâti sebqan / fe’l-müdebbirâti emran" (79:2–5) Bu ayetlerdeki “yüzüp gidenler”, “öne geçenler”, “işi düzenleyenler” ifadeleri; bir sistemin işlediğini gösterir. Yani: Ruh, şiddetle çekilir (naz‘) Sonra nazikçe çözülür (ne...

Fâtiha’daki üçlü ayrım: Musa, samiri, firavun 🔥

Resim
Fâtiha’daki üçlü ayrımın, Kur’an’daki temsilî kıssalarla nasıl ete kemiğe büründüğünü görelim.  Bu yaklaşım, Kur’an’ın yalnızca teorik değil aynı zamanda psikolojik ve sosyolojik kodlar içeren bir metin olduğunu gösterir. UYARI / HATIRLATMA Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür. Lütfen her ifadeyi  Kur’an’ın bütünüyle  değerlendirin;  ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın.  Hakikatin tek ölçüsü  Allah’ın kitabıdır.  Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir. Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz 🗝 KONU BAŞLIKLARI 🔻

Kur’an’daki Musibetlerin Modern Yansımaları 🩸

Resim
Firavun Dönemi Belaları Kur’an’a göre, Firavun dönemindeki Mısır halkına gönderilen belalar (Âl-i Fir‘avn'e yönelik musibetler), onların zulmü, küfrü ve İsrailoğullarına yaptıkları baskılar sebebiyle birer imtihan ve ibret vesilesi olarak gönderilmiştir. Bu belalar Kur’an’da özellikle A’râf Suresi 130–133. ayetlerde şöyle sıralanır: Kur’an’a Göre Mısır’a Gönderilen Belalar (A’râf 130–133): 1. Kıtlık (Senîn) “Andolsun ki Firavun hanedanını, düşünüp ibret alsınlar diye senelerce süren kıtlık ve ürün azlığı ile yakaladık.” (A'râf 130) 2. Ürün Eksikliği (Nakṣ min’ṣ-ṣemerât) Kıtlığın yanı sıra, tarım ürünlerinde bereketsizlik ve kıtlık yaşanır. 3. Tufan (Ṭūfān) Büyük bir sel baskını, taşkın ya da salgın hastalık şeklinde yorumlanabilir. Yıkıcı ve genel bir felaketi temsil eder. 4. Çekirge (Cerâd) Mahsulleri yiyip bitiren, tarımı yok eden bir bela. 5. Bit (Kummel) Genellikle haşere istilası (bit, pire veya parazitler) olarak yorumlanır. Hijyen bozulur, yaşam zorlaşır. 6. Kurbağalar (...