Ellerindeki Kitap ile Sevinmek



Kur’an’da Ellerindeki Kitap ile Sevinmek

Giriş

Kur’an, tarih boyunca insan topluluklarının vahiy ile kurdukları ilişkiyi sıkça gündeme getirir. Bu bağlamda özellikle “ellerindekine sevinmek” veya “yanlarında olanla övünmek” şeklindeki ifadeler dikkat çekicidir. Bu deyim, Kitap Ehli’nin (Yahudiler ve Hristiyanlar) kendi kutsal metinlerine bağlanırken, yeni gelen vahyi reddetmelerini ve dar bir gurur ile kendi kitaplarını mutlaklaştırmalarını eleştiren bir anlatım biçimidir. Bu makalede, söz konusu ifadenin geçtiği ayetler incelenecek ve kavramsal boyutu ortaya konacaktır.

Ayetlerde Kullanımı

1. Ellerindekini Mutlaklaştırmak

Kur’an, Yahudilerin ve Hristiyanların kendi kitaplarını merkeze alarak başka vahiyleri reddetmelerini eleştirir:

Bakara 89: “Onlara Allah katından, ellerindekini doğrulayan bir kitap geldiğinde –ki daha önce inkârcılara karşı zafer için onunla dua ederlerdi– işte o tanıdıkları hakikat kendilerine gelince, onu inkâr ettiler...”

Burada, ellerindeki Tevrat ve İncil’e dayanarak “bizim kitabımız bize yeter” diyen bir zihniyet ortaya konmaktadır. Ancak Kur’an, yeni gelen kitabın onlarınkini yalanlamadığını, bilakis doğruladığını vurgular.


2. Ellerindeki ile Yetinmek ve Övünmek

Kur’an’da “ellerindekine sevinmek” ifadesi en açık şekilde Rûm 32. ayette geçer:

Rûm 32: “Onlar ki, dinlerini parçalayıp grup grup oldular; her grup kendi yanındakine sevinip durmaktadır.”

Bu ifade, sadece Kitap Ehli’ni değil, bütün dini cemaatleşmeleri kapsayan evrensel bir eleştiridir. İnsanlar, kendi grubunun elinde bulunan bilgi, kitap, gelenek veya yoruma bağlanarak hakikatin bütünüyle kendilerinde olduğuna inanırlar. Böylece hakikati parçalar ve daraltırlar.


3. Kitabı Gizleyip Onunla Övünmek

Kur’an, kitabı taşıma sorumluluğunu hatırlatır:

Âl-i İmrân 187–188: “Allah, kendilerine kitap verilenlerden kesin söz almıştı: ‘Onu mutlaka insanlara açıklayacak ve gizlemeyeceksiniz’ diye. Onlar ise onu sırtlarının ardına attılar... Yaptıklarıyla övünenleri ve yapmadıklarıyla övülmekten hoşlananları sakın azaptan kurtulmuş sanma.”

Burada, kitabı hakkıyla temsil etmeyen ama “biz kitabın sahibiyiz” diyerek böbürlenen zihniyet eleştirilir.

Kavramsal Analiz

“Ellerindekine sevinmek” kavramı, üç temel zaafı işaret eder:

  • 1. Dar grupçuluk: Kendi kitabını, geleneğini veya yorumunu tek hakikat sanmak.
  • 2. Yeni vahye kapalılık: Kendi elindekine bağlanarak Allah’tan gelen yeni öğretiyi reddetmek.
  • 3. Sorumluluktan kaçış: Kitabın gerçek amacını yaşatmak yerine, kitabın varlığıyla övünmek.

Dolayısıyla bu ifade, sadece geçmiş kavimlere değil, bugünün Müslümanlarına da bir uyarıdır. Zira birçok topluluk Kur’an’ın bütünlüğünü kavramak yerine, ellerindeki mealler, tefsirler, mezhep kitapları veya cemaat anlayışlarıyla övünmekte ve bu dar çerçeveyi “tek hakikat” gibi sunmaktadır.


Sonuç

Kur’an’da “ellerindekine sevinmek” ifadesi, kitabı hakkıyla okumadan, içeriğini yaşamadan, sadece onun varlığıyla gururlanmayı eleştiren bir deyimdir. Bu durum, tarihte Yahudi ve Hristiyanlarda görüldüğü gibi, bugün Müslümanlar arasında da görülebilir. Kur’an’ın verdiği mesaj açıktır: Hakikat bir grubun, bir kitabın yorumu veya geleneğin tekelinde değildir. Vahiy, insanlığı bütün olarak aydınlatmak için gönderilmiş evrensel bir nurdur.


UYARI / HATIRLATMA


Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür.

Lütfen her ifadeyi Kur’an’ın bütünüyle değerlendirin; ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın. 

Hakikatin tek ölçüsü Allah’ın kitabıdır. Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir.

Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz

Yorumlar

Öne çıkan Makaleler

Kurana göre Sevgi ile Aşk ❤

YASAK MEYVE ? 🍎

Habibullah demek ŞİRKTİR 📣