Ökçeleri Üzerine Geri Dönmek
Ökçeleri Üzerine Geri Dönmek: Kur’an’ın Müslümanlara Uyarısı
Giriş
Kur’an, sadece ilk muhataplara değil, tüm çağlara hitap eden evrensel bir kitaptır. O, geçmiş toplumların düştüğü hataları örnek göstererek sonraki nesilleri uyarır. Müslümanların da tarihin belirli dönemlerinde, Mekke müşriklerinin ya da önceki ümmetlerin hatalarına düşebileceğini haber verir. Bu nedenle Kur’an’daki “geri dönmek”, “arkaya dönmek” ya da “ökçeleri üzerinde gerisin geriye gitmek” uyarıları günümüz için son derece önemlidir.
Bugün İslam adı altında yaşanan birçok inanç ve uygulamanın, aslında Kur’an’ın ilk mücadele ettiği şirk biçimlerinin yeniden üretimi olduğu dikkat çekmektedir. Dolayısıyla bu yazıda Âl-i İmrân 144, Mâide 21 ve Muhammed 25. ayetler merkezinde bu uyarıyı ele alacağız.
Âl-i İmrân 144: Peygamber Merkezli Din Anlayışı Eleştirisi
“Muhammed sadece bir elçidir. Ondan önce de nice elçiler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse ökçelerinizin üzerinde gerisin geriye mi döneceksiniz? Kim ökçeleri üzerinde geri dönerse, Allah’a hiçbir zarar veremez. Allah şükredenleri ödüllendirecektir.” (Âl-i İmrân 3/144)
Bu ayet, Savaşda bazı müminlerin düştüğü zaafı anlatır. Peygamberin şehit edildiğini zannedenler, savaş alanını terk etmiş ve davayı bırakma eğilimine girmişlerdi. Kur’an, çok net bir şekilde peygamber merkezli bir din anlayışını reddetmektedir.
Günümüzde de benzer bir durum yaşanmaktadır: Din, Allah’ın kitabı yerine şahıslara, mezheplere, cemaat liderlerine ve “geleneksel otoriteye” bağlanmıştır. Bir kişi veya kurum olmadan dinin ayakta kalamayacağı düşüncesi, aslında tam da “ökçeleri üzerinde geri dönmek”tir.
Mâide 21: Allah’ın Vaadine Karşı Güvensizlik
“Ey kavmim! Allah’ın size yazdığı kutsal toprağa girin. Sakın ökçeleriniz üzerinde geri dönmeyin. Yoksa hüsrana uğrayanlardan olursunuz.” (Mâide 5/21)
Musa’nın kavmi, Allah’ın vaadine güvenmeyip korkuya kapıldığında, Kur’an bunu “ökçeleri üzerine geri dönmek” olarak nitelemiştir. Yani geriye dönüş, Allah’ın rehberliğine güvenmekten vazgeçmektir.
Bugün Müslümanların çoğu, Kur’an’ın rehberliğine güvenmek yerine geçmişin tortularına, hurafelere ve ataların yoluna yaslanmaktadır. Allah’ın vaadine güvenmeyip geleneksel otoritelere sığınmak, Musa’nın kavminin gösterdiği zaafın günümüzdeki bir yansımasıdır.
Muhammed 25: Bilinçli Geri Dönüş
“Onlar ki, kendilerine doğru yol apaçık belli olduktan sonra ökçeleri üzerinde geri döndüler. Şeytan onları ayarttı ve uzun emeller peşine düşürdü.” (Muhammed 47/25)
Bu ayet ise, hakikati öğrendikten sonra bilinçli bir şekilde eski cahili geleneklere dönenlerden bahseder. Burada söz konusu olan, cehalet değil, tercih edilmiş bir sapmadır.
Bugün birçok toplumda Kur’an’ın apaçık ilkeleri bilinmesine rağmen, insanlar isteyerek mezhep taassubuna, putlaştırılmış şahsiyetlere, kutsanmış eşyaya ve hurafeye yönelmektedir. Bu, sadece bilgi eksikliği değil, bilerek ve isteyerek geri dönüşün tipik bir örneğidir.
Günümüz İçin Mesaj
Kur’an, “ökçeleri üzerinde geri dönmeyi” üç farklı bağlamda anlatır:
-
Peygamberi merkeze koymak (Âl-i İmrân 144).
-
Allah’ın vaadine güvenmemek (Mâide 21).
-
Hakikati bile bile cahili geleneğe dönmek (Muhammed 25).
Günümüzde İslam toplumlarının yaşadığı krizler, bu üç uyarının hepsinin gerçekleştiğini göstermektedir. Din, Kur’an’dan koparılarak şahıs merkezli hale getirilmiş, Allah’ın rehberliğine güvenmek yerine ataların mirası öne çıkarılmış, apaçık hakikatler bilinmesine rağmen hurafelere yönelinmiştir.
Sonuç
Kur’an’ın “ökçeleri üzerinde geri dönmek” uyarısı, yalnızca geçmiş kavimlerin hikâyesi değildir. Bu uyarı, bugün yaşayan Müslümanların içine düştüğü en büyük tehlikeyi haber vermektedir.
Din, Allah’a aittir. Peygamberler onun sadece elçileridir. Atalar dini değil, Allah’ın kitabı rehber edilmelidir. Hakikat açıklandığı halde geriye dönüş yapanlar, aslında bilerek şirke ve sapmaya yönelmektedir.
Bu sebeple Müslümanların en büyük sorumluluğu, Kur’an’ın bu uyarısını hafife almamak ve dinlerini yeniden Allah’ın kelamına dayandırmaktır.
Yorumlar
Yorum Gönder