Allah’ın Öğrettiği Gibi; SALAT

 


“Allah’ın Öğrettiği Gibi”: Salât, Av Hayvanları ve İnsanın Ortak Tarihi

Kur’an’da “Allah’ın öğrettiği gibi” ifadesi farklı bağlamlarda karşımıza çıkar. Bu bağlamların bazısı doğrudan ibadetle, bazısı ise gündelik hayatın düzeniyle ilgilidir. İlk bakışta birbirinden uzak gibi duran bu kullanımların derinlemesine incelenmesi, aslında hepsinin aynı noktada birleştiğini gösterir: İnsanlık tarihi, Allah’ın öğrettiği bir mirastır.


1. Salâtın Allah’ın Öğrettiği Gibi Yerine Getirilmesi

Kur’an, salâtı (namaz, kulluk düzeni) insanların uydurduğu bir ritüel olarak değil, Allah’ın öğrettiği bir ibadet biçimi olarak tanıtır.

Bakara 239:
“Ayakta, binek üzerinde... ne şekilde olursa olsun salâtı yerine getirin. Güvenliğe kavuştuğunuzda Allah’ın size öğrettiği gibi O’nu anın.”

Bu ayet gösteriyor ki:

  • Salât, insanın kendi hayaliyle oluşturduğu bir ritüel değildir.

  • Hem biçimi hem de bilinci Allah tarafından öğretilmiştir.

  • Öğretim, vahiy aracılığıyla gerçekleşir; insan salâtı kendi aklına göre değil, Allah’ın yönlendirmesiyle yerine getirir.

İbrahim Nebi ile Yeniden Kurulan Salât:
Kur’an, salâtın İbrahim Nebi döneminde yeniden kurulduğunu ve ondan sonra kitap ve suhuf verilen tüm nebilerde aynı şekilde sürdürüldüğünü bildirir. Dolayısıyla salât, her peygamberin ümmetinde ortak bir ibadet düzeni olarak öğretilmiştir.

Şehirleşme ile Bağı:
Göçebe yaşamda salât daha esnek bir ibadet düzeni iken, şehirleşme ve medeniyetin gelişmesiyle birlikte salâtın cemaatle, belli vakitlere bağlı ve disiplinli bir ibadet hâline gelmesi mümkün olmuştur. Bu da salâtın yalnız bireysel değil, toplumsal bir düzen inşa etmesinin göstergesidir.

Evrensel Benzerlik:
Bugün farklı coğrafyalarda ibadet biçimlerinde kültürel nüanslar olsa da, salât ibadetinin temel yapısında büyük bir farklılık bulunmaz. Bu da onun insanlığın ortak ilahi mirası olduğunu ortaya koyar.


2. Av Hayvanlarının Allah’ın Öğrettiği Gibi Terbiye Edilmesi

Dünyevi bir alan da aynı ifadeyle düzenlenmiştir:

Mâide 4:
“Eğitilmiş avcı hayvanlarının sizin için tuttuklarını yiyin; Allah’ın size öğrettiğinden onlara da öğretiyorsunuz.”

  • İnsan, Allah’ın kendisine verdiği bilgi ve yetenek sayesinde hayvanı eğitir.

  • Köpeğin veya kuşun avı getirmesi, aslında Allah’ın insana verdiği “öğretme gücü”nün bir yansımasıdır.

  • Terbiye edilmemiş bir hayvanın avı helal sayılmaz; çünkü “öğretiye uygun” değildir.

Evrensel Benzerlik:
Dünya üzerindeki farklı toplumlara bakıldığında, av hayvanlarının eğitimi neredeyse aynı yöntemlerle yapılmaktadır. Köpeklerin veya kuşların avda kullanımı, birbirinden uzak kültürlerde bile benzer disiplinlerle ortaya çıkar. Bu, Allah’ın öğrettiği doğa yasalarının evrenselliğini gösterir.

Çıkarım: Dünyevi işlerde de insan, Allah’ın öğrettiği bilgi ve disipline göre hareket etmekle sorumludur.


3. “Allah’ın Öğrettiği”nin Diğer Alanlardaki Tezahürleri

Kur’an’da “Allah’ın öğretmesi” yalnızca salât ve avla sınırlı değildir. İnsanlık tarihinin her alanı bu ilahi öğretinin bir yansımasıdır:

  • Bilgi ve İsimlerin Öğretilmesi (Bakara 31): “Allah, Âdem’e bütün isimleri öğretti...”

  • Hikmet ve Yeteneklerin Öğretilmesi (Bakara 251): “Allah Dâvûd’a mülk ve hikmet verdi, dilediğinden öğretti.”

  • Yazının Öğretilmesi (Alak 4-5): “Kalemle öğreten; insana bilmediğini öğreten.”

  • Meslek ve Rüya Tabirleri (Yûsuf 37): “Rabbim bana (rüyaların) tabirini öğretti.”

  • Doğadaki Öğreti (Nahl 68-69): “Rabbin bal arısına vahyetti...”


4. Öğreti Yöntemleri

  1. Doğrudan vahiy ile:

    • Kitap verilmesi ile başlayan salâtın biçimi ve amacı.

    • İbrahim Nebi ile tekrar düzenletilen dinî düzen.

  2. Fıtrat ve kabiliyet yoluyla:

    • İnsanlara verilen akıl, sanat, öğretme gücü.

    • Hayvanlara verilen içgüdü (ör. arı, av köpeği).

  3. Deneyim ve tarihle:

    • Yazı, bilgi aktarımı, medeniyet birikimi.

    • İnsanlığın ortak hayat tecrübesi.


5. Ortak Noktalar

  • Kaynak ortaktır: Tüm bilgi, ibadet, beceri ve düzenin kaynağı Allah’ın öğretisidir.

  • Disiplin esastır: Hem ibadet (salât) hem av (av köpeği) disipline dayalıdır. Keyfilik değil, öğretiye uygunluk geçerlidir.

  • Evrensellik: Av hayvanlarının eğitiminde yöntemler neredeyse aynıdır; salât ibadetinde de bütün toplumlarda büyük farklılıklar yoktur.

  • İtaat ve teslimiyet: İnsan ibadette, hayvan ise avda Allah’ın öğrettiğine itaat eder.


6. Sonuç

Kur’an’ın “Allah’ın öğrettiği gibi” vurgusu, sadece belli bir ritüeli veya bir hayvan terbiyesini değil, aslında insanlığın tüm bilgi ve düzen mirasını işaret eder.

  • Salât, insanın Allah’a yönelişini ve şehirleşmeyle birlikte toplumsal düzenini şekillendirir.

  • Av hayvanı, insanın dünyadaki ihtiyaçlarını düzenler.

  • Yazı, bilgi, hikmet, doğa yasaları ise insanlığın ortak tarihini inşa eder.

Özetle:
👉 İnsanlık tarihi, ister ibadet olsun ister meslek, ister hayvan terbiyesi olsun, Allah’ın öğrettiği birikimlerin bütünüdür.
👉 Bu öğreti evrenseldir; her çağda, her toplumda farklı biçimlerde tezahür eder ama kaynağı birdir.




Yorumlar

Öne çıkan Makaleler

Kurana göre Sevgi ile Aşk ❤

YASAK MEYVE ? 🍎

Habibullah demek ŞİRKTİR 📣