Bugün Kâbe ve Beyt, Kur’an’daki işlevini sürdürüyor mu, yoksa yeniden kirletildi mi? Bu soruyu Kur’an merkezli analizle ele alalım:
---
1. Kur’an’daki Beyt: Egemenliğin Allah’a ait olduğu merkez
Kur’an’a göre Beyt:
Tevhid merkezidir.
Zulme, sömürüye, ranta kapalıdır.
Adaletin ve özgürlüğün sembolüdür.
Ama bugün...
---
2. Bugünkü Beyt: Şirk ve güç simgeleriyle kuşatılmış
a. Egemenlik kimde?
Kur’an:
> “Mescidler yalnız Allah’a aittir, Allah’tan başkasına çağırmayın.” (Cin 72:18)
Bugün:
Mescid-i Haram’ın kapısında kraliyet armaları, kral isimleri, siyasi otorite sembolleri yer almakta.
Allah adına kurulan beytin egemenliği, fiilen Allah’a değil bir hanedana ve onun sistemine aittir.
Bu şirk değil midir?
---
b. Ticari Rant ve Gösteriş
Kur’an:
> “Salâtları, sadece ıslık çalmak ve el çırpmaktı.” (Enfal 8:35)
Bugün:
Lüks oteller, AVM’ler, VIP hac turları…
Beyt çevresi bir rant merkezine dönüşmüş, sade müminler dışlanmıştır.
Bu da şirk değil mi?
Tevhid, sadeleştirirken; şirk, şişirir.
---
c. Sınıf Ayrımı ve Ayrıcalıklar
Kur’an’da hac:
> “Herkes eşittir; develi olan da yayan olan da.” (Hac 22:27)
Bugün:
VIP hacılar, özel odalar, özel hizmetler, fiyat tarifeleri…
Parası olan yaklaşabiliyor, olmayan uzaktan bakıyor.
Beyt “herkes için kıyâm yeri” iken (Bakara 2:125), şimdi sadece seçkinler için ayrılmış bir anıt konumunda.
---
d. Tevhid mi, Milliyetçilik mi?
Kur’an:
> “Bu Beyt, bütün insanlar için hidayettir.” (Âl-i İmran 3:96)
Bugün:
Beyt’in egemenliği bir millete, bir ırka, bir siyasete bağlanmış.
Diğer Müslümanlar “misafir”, “izinli”, “kontenjanlı” kategorisinde.
Bu da tevhidi evrensellikten çıkarıp yerel otoritelere tahsis etmektir.
---
3. Sonuç: Beyt Yeniden Kirletildi mi?
---
4. Ne Yapmalı?
Bu tabloyu tersine çevirmek için:
Beyt’in yeniden anlamlandırılması gerekir.
Salât, hac, kıble gibi kavramlar ritüelden arındırılıp yeniden diriltilmeli.
Egemenlik kavramı sadece Allah’a ait olacak şekilde siyasal, sosyal ve kültürel yeniden inşa şarttır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder