Kur’an’da çok az kişinin fark ettiği, tüyler ürpertici bir içsel çöküş anı...
Bu, aslında bir cehennem sahnesi ama klasik anlamda değil — çünkü cehennem burada yakıcı bir ateş değil, bilincin kendiyle baş başa kaldığı bir yer.
UYARI / HATIRLATMA
Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür.
Lütfen her ifadeyi Kur’an’ın bütünüyle değerlendirin; ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın. Hakikatin tek ölçüsü Allah’ın kitabıdır. Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir.
Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür.
Lütfen her ifadeyi Kur’an’ın bütünüyle değerlendirin; ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın. Hakikatin tek ölçüsü Allah’ın kitabıdır. Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir.
Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz
Yazımıza devam edelim.
---
Cehennemde İlk Söz: Sessizlik ve Sitem
> “Orada birbirlerine fısıldaşarak derler ki:
‘Dünyada sadece on gün kaldınız…’” (Tâhâ, 20:103)
Cehennem tasvirindeyiz, ama bağırış yok, alevler yok. Fısıldaşma var.
Bu insanlar artık bağırmıyor, çünkü hiçbir savunmaları kalmamış. Ve daha da çarpıcısı:
Zaman algıları çöküyor. Bin yıllık hayat on gün gibi gelmiş. Hatta başka ayette şöyle denir:
> “Sanki bir günün sabahında veya akşamında kalmışlar gibi.” (Nâzi‘ât, 79:46)
Bu sahne aslında zamanla değil, pişmanlıkla ilgili.
Hayatları, dünyada sonsuzmuş gibi yaşanmış ama şimdi geriye dönüp baktıklarında hiç yaşamamış gibi hissediyorlar.
---
Cehennem Azabının En Yoğun Hali: Boşuna Uğraşmak
> “Çalışmış, yorulmuştur. Kızgın ateşe girecektir.” (Gâşiye, 88:3–4)
Bu cehennemlik kişi tembel değil.
Aksine çalışmış, çabalamış, yorulmuş.
Ama yaptığı her şey boşa gitmiş.
Çünkü yönsüzdü. Vahye kulak vermedi.
Bu, Kur’an’daki en acı çöküşlerden biridir: “Boşa harcanmış bir ömür.”
Ateş değil, anlamsızlık yakar.
Çünkü insana azap eden şey çoğu zaman acı değil, boşa giden emektir.
---
En Şaşırtıcı Cehennemlik: Bilgin Ama Sessiz Adam
> “Onlara Allah’ın ayetlerini taşıyan, sonra da onlardan sıyrılan kişinin hali, tıpkı köpeğin haline benzer. Üzerine varsan da, onu kendi hâline bıraksan da dili sarkar.” (A‘râf, 7:175–176)
Burada cehennemlik kişi bir cehalet timsali değil — aksine Allah’ın ayetlerini bilen biriydi.
Ama bu bilgi eyleme dönüşmedi.
Ayetten sıyrıldı. Bilgiyi taşıdı, ama sahiplenmedi.
Ve Kur’an, onu bir köpeğe benzetiyor. Neden? Çünkü nefes alıp verir gibi hep konuşuyor ama hiçbir şey demiyor.
İşte en korkunç kıyamet: Bildiği hâlde susan, yaşayan ama yaşamayan insanın kıyameti.
---
Kur’an’daki bazı cehennem tasvirleri dışsal ateşten daha çok, içsel çöküşlere, pişmanlıklara, kendiyle yüzleşememeye odaklanır.
Alev değil, anlamsızlık yakar. Gürültü değil, derin bir sessizlik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder