İbrahim’in Sorduğu Soru

 


İbrahim’in Sorduğu Soru; Bir Mantık Deneyi ve Hakikatin Tutarlılığı

Kur’an’ın dikkat çekici yönlerinden biri, iman kavramını kör teslimiyet değil; araştırma, soru, tutarlılık ve aklın tatmini üzerine kurmasıdır. Bu duruşun en çarpıcı örneklerinden biri ise Hz. İbrahim’in meşhur sorusunda görünür:

“Rabbim, ölüleri nasıl dirilttiğini bana göster.” (Bakara 260)

Yüzyıllardır bu ayet çoğunlukla “imanını pekiştirmek için mucize görmek istedi” şeklinde yorumlandı. Oysa ayetin kendi içinde barındırdığı mantık örgüsü, bundan çok daha derin bir şeyi işaret eder.


1. İbrahim Ne Sordu? Bir Mucize Talebi mi, Mantıksal Bir Soru mu?

Kur’an’da Allah’ın sorusu dikkat çekicidir:

“İnanmıyor musun?”
– “İnanıyorum, fakat kalbimin tatmin olması için…”

Burada iki önemli mesaj bulunur:

1.1. İbrahim’in inancı zaten tamdır

İbrahim "inanıyorum" derken, imanın kendisinde bir eksiklik olmadığını ifade eder. Dolayısıyla soru, iman açığını doldurma talebi değildir.

1.2. Kalbin tatmini = bilişsel uyum

Kalbin tatmini, metafizik bir sükûnetten çok, Kur’an’ın dilinde bilişsel tutarlılık anlamına gelir:

  • Zihinle kalp arasında uyum,

  • İnanç ile gözlem arasında çelişki olmaması,

  • Nedensel düzene ters düşmeyen bir hakikat tasavvuru.

Bu nedenle İbrahim’in sorusu aslında şunu test eder:

Hakikat, akılla ve gözlemle çelişir mi?

Kur’an’ın cevabı: Hayır, hakikat akılla çelişmez.


2. Kur’an’ın Onayladığı Bir Yöntem: Gerekçe Arayan İman

İbrahim’in sorusu, Kur’an’ın birçok ayetinde geçen bir ilkeyi somutlaştırır:

İman = tutarlı gerekçe üzerine bina edilen güven

Kur’an birden çok yerde:

  • “Aklınızı kullanmaz mısınız?”

  • “Düşünmez misiniz?”

  • “Delilinizi getirin.”

  • “Görmüyor musunuz?”

sözleriyle akıl, gözlem, muhakeme süreçlerini teşvik eder.

Dolayısıyla İbrahim’in davranışı bir istisna değil; Kur’anî yöntemin modelidir.


3. Deneysel Bir Aşama: Kuşları Dağlara Yerleştirme

Allah’ın İbrahim’e verdiği cevap talebe uygun şekilde mantıksal ve deneysel bir düzendedir:

  1. Kuşları al, kendine alıştır.

  2. Her birini farklı dağlara yerleştir.

  3. Onları çağır; sana doğru koşacaklardır.

Bu düzen, metafizik bir gösteriden çok sebep–sonuç uyumunun ispatıdır.

Talihleri boyunlarına asılı beşerin “dirilmesi”, gözlemle doğrulanabilir bir eyleme dönüşür. Böylece İbrahim:

  • Varoluşun yeniden yaratılışının,

  • Kimliğin korunmasının,

  • Nedenselliğin kesilmediğinin

aklen ve gözlemle mümkün olduğunu görür.

Yani İbrahim’in “görmek istediği şey” mucize değil, mantığın bozulmadığı, hakikatin akılla uyumlu olduğu bir düzendir. Sonucunda haccı ilan eder ve talihleri boyunlarına asılı beşerler bir yerde yani Allah'ın evinde toplanır.


4. Kör İman Değil, Tutarlı İman

Bu ayet, imanın doğasına dair önemli bir çerçeve çizer:

✔ Kör teslimiyet yok

İbrahim soru sormuştur ve bu sorgulama Kur’an tarafından övülmüştür.

✔ Akıl ve gözleme açık bir din

Soru, “görme hakkını” reddetmez; tam aksine teşvik eder.

✔ Mantık–hakikat uyumu

Kur’an, aklın kavrayamayacağı bir hakikat sunmaz.
Hakikat irrasyonel değil, aşkın ama tutarlıdır.


5. Sonuç: İman Bir Zihin İntiharı Değil, Bir Aydınlanmadır

Hz. İbrahim’in sorusu bize şunu öğretir:

Hakikat, aklı susturmaya değil, tatmin etmeye gelir.

Kur’an’ın bu kıssadaki yaklaşımı, dini anlatıların önemli bir kısmının aksine, şunu açıkça gösterir:

  • İman akıl dışı değildir.

  • İman akıl üstüdür ama akla aykırı değildir.

  • İman, delile kapı kapatmaz; delil ister, delil getirir.

  • İman, gözlemi yasaklamaz; gözlemle güçlenir.

Hz. İbrahim’in tavrı bugün hâlâ bize bir yöntem öğretir:

Sorgulayan zihin, sağlam imanın temelidir.
Gerekçeye dayanan iman, sarsılmaz imandır.

 ***

Her biri farklı bir yol üzere olan parçalanmış İslam ümmeti nasıl tekrar dirilecek. 

Her biri kibri ile dağlar kadar yüksekte olan gönüller, nasıl Kabe'ye yani topuk seviyesine kadar eğilerek Allah'ın düzenine tabii olacaklar.

Evet Ölüler nasıl dirilecek? 

 

UYARI / HATIRLATMA


Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür.

Lütfen her ifadeyi Kur’an’ın bütünüyle değerlendirin; ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın. 

Hakikatin tek ölçüsü Allah’ın kitabıdır. Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir.

Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz

 

Yorumlar

Öne çıkan Makaleler

Kurana göre Sevgi ile Aşk ❤

YASAK MEYVE ? 🍎

Habibullah demek ŞİRKTİR 📣