📖 Kur’an’da Kelimelerin Tarifi ve Anlamın Saptırılması
1. Giriş: Kelimenin Hakikati
Kur’an’da “kelime” sadece sesli bir ifade değil, aynı zamanda hakikati, yasayı, ilkeleri ve vahyi temsil eden köklü bir kavramdır. “Kelimâtullâh” yani Allah’ın kelimeleri; doğruluk, adalet ve hidayet yüklü anlamlar taşır (En‘âm 115). Bu nedenle kelimenin anlamı, içeriği ve konumu, Kur’an’a göre sorumluluk yüklü bir mesele haline gelir.
---
2. Kelimeleri Yerinden Saptırmak (Tahrif)
Kur’an, geçmiş toplumların Allah’ın kelimelerini “yerinden saptırdığını” bildirir. Bu yalnızca lafzı değiştirmek değil, daha çok anlamı bağlamından koparıp başka maksatlarla kullanmak anlamına gelir:
> “Onlar sözü yerlerinden değiştiriyorlar (yuharrifûne el-kelime ‘an mevâdi‘ihî).”
(Maide 13)
Bu uyarı, sadece Ehl-i Kitap’a değil, vahiy ile muhatap olan herkese yöneliktir. Çünkü hakikatin kelimelerle çarpıtılması, toplumsal bozulmanın temelidir.
---
3. Eğip Bükerek Konuşturmak: Anlam Tahrifi
Kur’an, bazı kişilerin dini kelimeleri dillerini eğip bükerek, onları gerçek anlamlarından uzaklaştırarak kullandıklarını bildirir:
> “Kitap’tan sanasınız diye, dillerini Kitap’la eğip bükerler. Oysa söyledikleri Kitap’tan değildir…”
(Âl-i İmrân 78)
Bu tutum, kelimenin değil, niyetin bozulmasıyla gerçekleşen bir anlam tahrifidir. Kur’an, kelimelerin niyetle birlikte anlam kazandığını vurgular.
---
4. Hakkı Gizlemek, Kelimeyi Örtmektir
Bazı kimseler, bildikleri halde hakkı gizler. Bu da kelimeyi tarif etmenin başka bir biçimidir:
> “Gerçeği bildikleri halde gizliyorlar.”
(Bakara 146)
> “Kelimeyi duyup da sonra bilerek onu tahrif edenler...”
(Bakara 75)
Burada kelimeyi duyup, doğru anlamı örtmek, hakikate karşı yapılan bilinçli bir eylem olarak tanımlanır.
---
5. Allah’ın Kelimesi Sabittir ve Bozulmaz
Kur’an, bozulmayan tek sözün, Allah’ın kelimesi olduğunu bildirir. O söz doğru ve adildir:
> “Rabbinin kelimesi doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır.”
(En‘âm 115)
Bu kelimeler sabittir, değiştirilemez:
> “Allah’ın kelimeleri için değişme yoktur.”
(Yunus 64, Kehf 27)
---
6. Tahrif ile Tevil Arasındaki Ayrım
Kur’an, bazı ayetlerin anlam bakımından “müteşâbih” olduğunu ve onların anlamına ulaşmanın niyetle ilişkili olduğunu söyler. Tevil, doğru niyetle yapılırsa anlamı açar; eğrilik taşıyan kalpler ise anlamı arzularına göre eğer:
> “Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne aramak ve onu kendi arzularına göre tevil etmek için müteşâbih ayetlerin peşine düşer.”
(Âl-i İmrân 7)
Burada niyet, kelimenin doğru kullanımını belirleyen temel ölçüdür.
---
7. Sonuç: Kelimenin Sadakati Hakikate Olmalıdır
Kur’an’a göre kelimeler, hakikatin taşıyıcısıdır. Anlamı bozmak, sadece bir dil oyunu değil; aynı zamanda hakikate, topluma ve Allah’a karşı işlenmiş bir sorumsuzluktur. “Kelime”, ancak “sıdk” ve “adl” temelinde kullanıldığında yerli yerindedir. Bu yüzden Kur’an, kelimelerin sadakatle korunmasını bir emanet olarak sunar.
---
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder