⚔️ Allah ve Resulüne ait GANİMETLER
Kur’an’da geçen “Allah ve Resulü’ne ait olan ganimetler” ifadesi, özellikle Haşr Suresi 7. ayet bağlamında dikkat çekicidir. Bu ayet şöyle der:
> “Allah’ın o kent halkından Resulüne verdiği fey (ganimet), Allah’a, Resulüne, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir – ta ki bu mal, içinizden yalnızca zenginler arasında dolaşan bir servet olmasın...” (Haşr 59:7)
Bu ifade, klasik anlamıyla “ganimetin paylaşımı” meselesinden öte, kamusal mülkiyetin ve adil dağıtımın Kur’an’daki ilkelerini yansıtır. “Allah ve Resulü’ne ait” olması, mülkiyetin bireysel değil, kamusal olduğunu ima eder. Allah, mutlak hüküm ve mülkiyet sahibidir; Resul ise bu ilkeyi yeryüzünde uygulamakla yükümlü bir toplum lideri ve adalet temsilcisidir.
Ganimet: Salt Savaş Kazancı mı?
Kur’an’da ganimet için iki farklı kelime kullanılır:
Ganm (Enfal Suresi 1 ve 41): Savaş sonrası elde edilen mal.
Fey’ (Haşr Suresi 6–10): Kan dökülmeksizin elde edilen kamu kaynakları.
Her iki durumda da Kur’an, elde edilen malın Allah’a ve Resulüne ait olduğunu, yani toplum adına adaletli bir şekilde paylaştırılması gerektiğini belirtir. Bu mülkiyet anlayışı, bireysel yağmanın veya iktidar elitlerinin biriktirici mülkiyet hakkının reddidir.
Devletsel Bir Yapı mı İma Ediliyor?
Evet, bu ayetler “devlet” kelimesiyle isimlendirilmemiş olsa da, organize bir toplumsal yapı ve kamusal otoriteyi ima eder.
Resul, Kur’an’a göre yalnızca tebliğci değil, aynı zamanda hakem, yönetici, karar verici ve paylaştırıcı bir konumda tanımlanır (bkz. Nisa 65, Maide 49, Enfal 1).
Ayette zikredilen dağıtım listesi (yetimler, miskinler, yolda kalmışlar...) bir sosyal adalet programı gibidir. Bu, yalnızca ganimetin değil, genel olarak kamusal servetin nasıl yönetileceğine dair bir model sunar.
"Allah ve Resulü'ne Ait" Ne Demek?
Bu ifade şu üç anlama gelebilir:
1. Mülkiyetin kaynağı Allah’tır: Hiçbir mal mülkiyeti mutlak bireye ait değildir.
2. Vekil olarak Resul: Resul, bu mülkiyetin uygulayıcısıdır. Yani Allah’ın ilkelerine göre dağıtımı organize eder.
3. Kamusal emanet: “Allah’a ait” olan mal, toplumun ortak emaneti olarak görülür. Buradan “devlet mülkü” kavramına yaklaşabiliriz ama bu devletin merkeziyetçi bir güç değil, ilkelere bağlı ve adil bir yönetim mekanizması olması şartıyla.
Sonuç: Kur’an’da Mülkiyet ve Yönetim
“Allah ve Resulü’ne ait olan ganimet” ifadesi, Kur’an’daki mülkiyet ve yönetim anlayışının ipuçlarını verir:
Servet biriktiriciliğe karşı adil paylaşım.
İktidarın değil ilkenin merkeziliği.
Toplum yararına işleyen bir yönetim erki.
Zenginliğin sınıflaşmaya değil, dayanışmaya kaynak olması.
Dolayısıyla bu kavram, salt teolojik bir ifade değil, aynı zamanda ahlaki temelli bir toplumsal sistem önerisidir. Bugünkü anlamıyla bir “devlet”ten farklı ama işlevsel olarak toplumda adalet, paylaşım ve dayanışmayı yöneten ilkeli bir yapı önermektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder