Kayıtlar

Misak: Allah ile İnsan Arasındaki Unutulan Ahit

Resim
  KUR’AN’DA MİSAK KAVRAMI Giriş Kur’ân’da “misak” (ميثاق) kavramı 34 yerde geçmektedir. Sözlük anlamı; sağlam söz almak, bağlanmak, tutunmak, yapışmak şeklindedir. Allah’ın kullarıyla misak yapmasının amacı, onların verdikleri söze sadık kalıp kalmadıklarını sınamak, doğrulayanları hesaba çekmek ve inkârcılara da elem verici bir azap hazırlamaktır (Ahzâb 33/8). “Misak” çoğunlukla süresi belirtilmeyen, bağlayıcı bir sözleşmeyi ifade ederken; belirli süreyle yapılan sözleşmeler için farklı kelimeler kullanılmıştır. Misak ile İlgili Kavramsal Çerçeve Misak ile İlgili Fiiller وثق (veseka): Bağlamak, kuvvetle tutmak. Misak kelimesi bu kökten türemiştir (Bakara 2/256; Fecr 89/26). موثق (mûsevveg): Süreli güvence, taahhüt anlamına gelir (Yûsuf 12/66). Misak Türleri Kur’an’da geçen misaklar iki ana gruba ayrılabilir: Süresiz Misaklar: Allah ile insanlar arasında yapılan bağlayıcı sözleşmeler. Süreli Misaklar: İnsanlar arası yapılan belirli vadeli taahhütler. K...

TOPLUMUN MARUZ KALDIĞI RİCS (PİSLİK)

Resim
  TOPLUMUN MARUZ KALDIĞI RİCS (PİSLİK) Kur’an’da “Rics” Kavramı Kur’an’da birçok kavram gibi rics (رجس) kelimesi de sadece maddî pisliği değil, aynı zamanda insan aklını ve fıtratını kirleten manevî sapmaları da ifade eder. Ayetlerde bazen doğrudan haram kılınan nesneler (içki, kumar, domuz eti) için kullanılırken; bazen de şirk, yalan, kalp hastalığı, iki yüzlülük gibi insanın zihnini ve kalbini karartan davranışlara işaret eder. Kur’an’da geçtiği ayetler: Mâide 90 : İçki, kumar, dikili taşlar ve fal okları rics olarak nitelendirilir. En’âm 125, 145 : İman etmeyenlerin gönüllerine daralma ve domuz eti yasağı. A’râf 71 : Putperestliğin pisliği. Tevbe 95, 125 : Münafıklığın ve kalplerindeki hastalığın artışı. Yûnus 100 : Aklını kullanmayanların üzerine bırakılan pislik. Hac 30 : Putlardan ve yalan sözden uzak durmak. Ahzâb 33 : Ehlibeyt’in bu pislikten arındırılma duası. Bütün bu ayetler ışığında rics, hem dış dünyadaki kirletici pratikleri hem de iç dün...

Dinlerini Parça Parça Edenler

Resim
  Dinlerini Parça Parça Edenler İnsana doğuştan verilen özelliklerden ve vahyin muhkem ölçülerinden uzaklaşmaya karşı yürütülen tevhid ve ıslah mücadelesi, Nebimiz Âdem’den bu yana devam etmektedir. Tarihte de günümüzde de ed-din ’in sabitelerini terk etme veya bu ölçüleri bulandırma girişimleri olmuştur. Hatta bu yabancılaşmayı yaşayanlar kendilerini “ıslah ediciler” (Bakara 2/11) olarak tanıtmaktan geri durmamışlardır. Kur’an, dinin asılları üzerinde oynayanların, insanları Allah ile bile aldatmaya kalkışabileceklerini (İsrâ 17/64) haber verir. Bu yaklaşım, dini parçalamak veya ihmal etmektir. “Dinlerini parça parça edip, gruplara ayrılanlarla senin bir ilgin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır. İleride onlara yaptıklarını bildirecektir. ” (En‘âm 6/159) Bu ayet, dini parçalayanların tahrif ve zayi etme hatasına düştüğünü, ayrıca böyle bir tavrın akıbetinin tehlikesine işaret eder. Dinini Parçalamak Nedir? Ayette geçen “gruplara ayrılanlar” ifadesi, “ferraqu” (tefrik) kö...

Kur’anı Sindire Sindire Okumak

Resim
  İnzal Edilenin Tertillendirilmesi Kur’an’da “kıraat, tilavet, tedris, tertil” gibi “okuma” anlamı taşıyan çeşitli kavramlar zikredilir. Bunlar arasında “tertil” , ilk inen ayetlerde emredilmiş olması sebebiyle ayrı bir öneme sahiptir. Rabbimiz, Müzzemmil Suresi’nde Kur’an’ın tertil ile okunmasını şöyle emretmektedir: “Gecenin birazı hariç olmak üzere geceleyin kalk. Gecenin yarısında kalk, yahut yarısından biraz eksilt. Veya bunu artır ve tertil üzere Kur’ân’ı oku. Doğrusu biz senin üzerine ağır bir söz bırakacağız. Çünkü gece kalkışı daha etkili, söz bakımından da daha sağlamdır.” (Müzzemmil 2-6) Tertil Kelimesinin Anlamı Tertil , “r-t-l” kökünden gelen bir mastardır. Bu kök, “bir şeyin düzgün, muntazam ve inci gibi sıralı olması” anlamını taşır. Örneğin, ön dişlerin güzel ve nizami duruşu için “ratiletü’l-esnân” tabiri kullanılır. Sözü tane tane, yavaş yavaş, düzenli ve acele etmeden ifade etmeye de “tertîlü’l-kelâm” denir. Dolayısıyla Kur’an’ın tertil üzere okunması, h...

Dinde Hizipleşmek: Kur’an’ın Uyarısı

Resim
  Dinde Hizipleşmek: Kur’an’ın Uyarısı Kur’an, kendisini “her şey için bir açıklama, bir hidayet ve rahmet kaynağı ve Müslümanlar için bir müjde” (Nahl 16/89) olarak tanımlar. Bu ilahi kitap, insanın doğru yolu bulması için indirilen son ilahi rehberdir. Fakat tarih boyunca dinin özünden kopulmuş, farklı yorum ve çıkar hesaplarıyla parça parça edilerek hiziplere ayrılmıştır. Kur’an bu tehlikeyi çok açık ve kesin bir şekilde dile getirir. Dinlerini Parça Parça Edenler Kur’an’da “dinlerini parçalayıp bölük bölük olanlar” eleştirilir: “Dinlerini parçaladılar ve bölük bölük oldular. Her hizip kendi yanındakiyle sevinmektedir.” (Rum 30/32) “Dinlerini parça parça edip fırkalara, hiziplere bölünenler var ya, senin onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır. Allah onlara, yapıp ettiklerini haber verecektir.” (En’âm 6/159) Buradaki mesaj açıktır: Din, Allah’ın birliği, vahyin bütünlüğü ve kulluğun sadeliği üzerine kuruludur. İnsanların bu bütünlüğü bozup gru...

ÜMMÜL KİTAB – Kitapların Anası Nedir?

Resim
  ÜMMÜL KİTAB – Kitapların Anası Nedir? Kur’an’da “Ümmül Kitab”, “Levh-i Mahfuz”, “Kitabun Markum”, “Kitabun Meknun”, “El-Kitab”, “Ayatullah” gibi kavramlarla işaret edilen temel hakikat, Allah’ın bu evrene, insana ve olaylara dair “ketebe ettiği” yani yazıp sabitlediği, zaman ve mekân üstü referans değerler sistemi dir. Bu sistemin adı, ed-Din / Dinullah / Dinü’l-Kayyıme (Dosdoğru Din) olarak da geçer. İnsanlığın yaratılışından itibaren fıtrat a kodlanan ve her insana onu “okuyabilmesi” için fuad–basar–sem‘a (kalb) verilen bu sistem, tüm hakikatlerin ve tüm batılların ayrımını apaçık içerir. Allah’ın Kelimeleri Değiştirilemez Kur’an şöyle buyurur: “Allah’ın kelimeleri, adalet bakımından da doğruluk bakımından da tastamamdır; onları tebdil edebilecek olan yoktur.” “Allah’ın kelimeleri, yedi deniz mürekkep olsa, bir yedi deniz daha katılsa, bütün ağaçlar kalem olsa yazmakla tükenmez.” Bu ifadeler, Ümmül Kitab’ın sınırsız ve eksiksizliğini anlatır. Mushaflar ve Ümmül...

Kurban: İbrahim Nebî’nin Talebi

Resim
Kur’an’a Göre Kurban: İbrahim Nebî’nin Talebi ve İnzal Kavramının Yanlış Anlaşılması 1. Giriş Kur’an kıssaları, insanlık tecrübesini vahyin ışığında açıklayan temsili anlatılardır. Bu kıssalardan biri de Hz. İbrahim’in “kurban” olayıdır. Geleneksel anlatımda, İbrahim’in rüyasında oğlunu boğazladığı, Allah’ın ise gökten bir koç indirdiği kabul edilir. Bu anlayış, Sünnî ve Şiî mezheplerin halk inançlarında şekillenmiş, “kurban” ibadetini tarihsel-mitik bir rivayet üzerinden temellendirmiştir. Oysa Kur’an’a göre olay çok daha farklıdır. 2. İbrahim’in Talebi: İbadet Usullerinin Öğretilmesi Kur’an, İbrahim’in Rabbinden sürekli olarak ibadet yollarının ve kulluk usullerinin öğretilmesini istediğini aktarır:  “Bize ibadet yollarımızı (menâsik) göster…” (Bakara 2/128). İbrahim’in endişesi, Rabbine nasıl kulluk edileceğini, hangi yollarla yakınlaşılacağını doğru öğrenmekti. Bu yoğun arayış ve teslimiyet hâli rüyasına da yansımış, sembolik bir şekilde “oğlunu kurban etme” rüyası görmüştür (S...