Kayıtlar

NEBE SURESİ "Haber içeridedir."

Resim
🔮 NEBE' SURESİ: KOZMOLOJİK BİR KIYAMET SENFONİSİ —Seni şaşırtacak bir okuma— 🌌 1. Ayet: "Amme yetesâelûn." “Neyin haberini birbirlerine sorup duruyorlar?” Bu “haber” (nebe) sıradan bir bilgi değil. Kâinatın gidişatına dair kâh bir kıyamet sarsıntısı , kâh bir vahiy sızıntısı… Burada soru bile bir deprem gibi başlıyor : Haberin kaynağı ne? Hangi “nebe”, insanı bu kadar sarsar? 🧠 3. Ayet: "Hayır! Yakında bilecekler." Gelecek bilgi, “bilinmekle” sınırlı değil , yaşanacak . Bu bir epistemolojik uyarı : Zannın bilgisi yetmez, bilgi eyleme dönüştüğünde gerçek olur. 🪨 6-7. Ayetler: "Yeryüzünü bir beşik yapmadık mı? Dağları da kazıklar?" Buradaki tasvir bir çocuk metaforu değil sadece. Beşik: Sarsılmasın diye altı kazıklanmış bir zihin mi? Dağlar: Bilincin köküne çakılmış psişik sabitler mi? ☁️ 14. Ayet: “Yoğun bulutlardan, size bol bol su indirdik.” “Bulut” (mu'sirât) kelimesi, yoğunlaşan düşünceler gibi: Sıkışınca ...

NAZİAT SURESİ "ölümün ruhsal haritası "

Resim
Nâzi‘ât Suresi: Ölümün Nabzında Gizli Kozmik Yolculuk 📜 1. Şok: Sure ismiyle başla — "Nâzi‘ât" ne demek? "وَالنَّازِعَاتِ غَرْقًا" “O söküp alanlara andolsun…” (79:1) Buradaki “nâzi‘ât” kelimesi, şiddetle, zorla söküp alan varlıklar anlamındadır. Ama neyi? Kimi tefsirler “melek” der; kimi “ölüm anındaki ruhları”. Fakat Kur’an’ın ritmi burada çok daha derin bir senaryoyu sahneye koyar: Bu “nâzi‘ât”, varlıkları köklerinden söken bir kuvvet , belki de bilinci, bedenden ayıran kozmik el dir. Bize ölüm gibi gelen şey, aslında bir çekilme ve yükselme sürecidir. 🚀 2. Kozmik Kontrast: Çekenler, Yüzüp Gidenler, Öne Geçenler… Sure peş peşe şu ifadeleri getirir: "ve’n-nâşitâti neştan / ve’s-sâbihâti sebhan / fe’s-sâbiqâti sebqan / fe’l-müdebbirâti emran" (79:2–5) Bu ayetlerdeki “yüzüp gidenler”, “öne geçenler”, “işi düzenleyenler” ifadeleri; bir sistemin işlediğini gösterir. Yani: Ruh, şiddetle çekilir (naz‘) Sonra nazikçe çözülür (ne...

Kozmik Kameranın Tersine Dönmesi 🌒

Resim
UYARI / HATIRLATMA Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür. Lütfen her ifadeyi  Kur’an’ın bütünüyle  değerlendirin;  ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın.  Hakikatin tek ölçüsü  Allah’ın kitabıdır.  Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir. Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz 🗝 KONU BAŞLIKLARI 🔻 🌒 Tekvîr Suresi: Kozmik Kameranın Tersine Dönmesi “İzâ’ş-şemsu kuvvirat...” (Güneş dürüldüğü zaman) (81:1) Bu ilk ayetten itibaren, sanki bir kamera geri sarıyor . Evrenin sonu, varoluşun çözüldüğü bir sahne gibi… 🎥 Tersine Akan Kozmos: Güneş dürülüyor → Sanki bir meşale değil, bir sahne ışığı kapatılıyor. Yıldızlar dökülüyor → Işık kaynakları birer birer sahneden düşüyor . Dağlar yürütülüyor → Dünya sahnesi sökülüyor , sabitlik yerini akışa bırakıyor. Bu sahneler, kameranın kaydını geri sarması gibi: İnsan merkezli bir evrende değiliz artık....

Seni cömert olan Rabbine karşı aldatan nedir?

Resim
UYARI / HATIRLATMA Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür. Lütfen her ifadeyi  Kur’an’ın bütünüyle  değerlendirin;  ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın.  Hakikatin tek ölçüsü  Allah’ın kitabıdır.  Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir. Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz 🗝 KONU BAŞLIKLARI 🔻

MUTAFFİFİN SURESİ "Ölçüleriyle Oynayanlar"

Resim
🌌 Mutaffifîn Suresi: Ölçüleriyle Oynayanlar, Zihinleriyle de Oynar mı? (Mutaffifîn Suresi, 83. sure — “Tartıyı eksik yapanlar” üzerine) 😲 Şaşırtıcı Yorum 1: “Mutaffifîn” sadece ticarette değil, hakikatte de hile yapanlar olabilir mi? وَيْلٌ لِلْمُطَفِّفِينَ "Yazıklar olsun ölçü ve tartıda hile yapanlara!" (83:1) Buradaki "mutaffifîn", yalnızca fiziksel alışverişte tartıyı eksik yapan değil, anlam tartılarında , hakikat ölçülerinde , adalet terazisinde hile yapanlara da işaret eder olabilir. 🔎 Yani bu sure, sadece pazarcıya değil: İnsanlara sevgisini eksik verenlere Kendine fazla, başkasına az hak görenlere Kendi lehine her şeyi “ağır”, başkasına gelince “hafif” tartanlara da sesleniyor. 🔁 Şaşırtıcı Yorum 2: Ölçü tartıyı bozanlar, zamanın terazisini de bozar mı? الَّذِينَ إِذَا اكْتَالُوا عَلَى النَّاسِ يَسْتَوْفُونَ "İnsanlardan kendilerine bir şey ölçüp alacak olsalar, tam alırlar." (83:2) وَإِذَا كَالُوهُمْ أَوْ وَزَنُو...

İNŞİKAK SURESİ "Göğün Yarılmasıyla Açılan Bilinç Kapısı"

Resim
 Bu sure, bir kozmik yarılmayla başlar; fakat asıl yarılan gök değil, hakikatten kopmuş benliktir. 1️⃣ KOZMOLOJİK YARILMA ≠ FELAKET “Gök yarıldığı zaman…” (84:1) Burada geçen " inşekkat " fiili, Arapçada yarılıp içindekini dışa çıkarmak anlamındadır. Bu, bir patlama ya da yok oluş değil, doğum gibi bir açılmadır. Tıpkı rahimdeki ceninin doğumla dış dünyaya çıkması gibi, insan da bir gün hakikatin içine doğmak zorundadır. Göğün yarılması, aslında insanın zihinsel/kalbî semasının çatlamasıdır. Artık içindeki sırlar açığa çıkmak üzeredir. 2️⃣ HERKESİN DEFTERİ KENDİ YÜZÜNDE “Amel defteri sağından verilen kimse kolay bir hesapla hesap görür.” (84:7-8) “Amel defteri arkasından verilen kimse ise helâk olur.” (84:10) Bu defterler dışsal bir "kitap" değildir. Kur’an'da başka bir yerde buyrulur: “Oku kitabını! Bugün nefsin sana yeter.” (İsrâ 17:14) 👉 "Kitabını oku" ifadesi, vicdanınla yüzleş demektir. Bu suredeki defter ise kiş...

BURUÇ SURESİ "ilahi gözetim"

Resim
Göğe baktığında yıldız mı görüyorsun, yoksa ilahi bir yemin mi işitiyorsun?             Burûc, işte bu farkı açığa çıkarır. 🌌 1. “Burûc” ne demek, yıldızlar mı yoksa... göksel mahkemeler mi? Surenin başı: "Göğe ve burûca andolsun!" (85:1) 🔹 “Burûc” kelimesi genelde burçlar, takımyıldızlar olarak çevrilir. Ama kelimenin kökü olan "b-r-c" , “açığa çıkmak, belirginleşmek, görünür olmak” anlamını taşır. Yani bu yıldızlar aslında: Gökteki gizli mahkemelerin , ilahî gözlemlerin veya kaderin kayıt istasyonlarının bir sembolü olabilir mi? Kur’an’da: 🌠 "Yıldız kaydığı zaman..." (Necm 53:1) ⚖️ "İnsan gözetlenmektedir..." (Burûc 85:4) gibi ifadelerle yıldızlar çoğu zaman ilahi gözetim, kaderî müdahale ve adaletin tecelli anlarıyla bağlantılıdır. 🧠  2. En büyük güç: Bilinçli iman Sonlara doğru gelen şu ayetle: "İman edip salih ameller işleyenlere gelince, onlar için altından ırmaklar akan cennetler vardır. İşte büyük kurtuluş b...

TARIK SURESİ "kapıyı çalmak"

Resim
“Târık” Gerçekten Gece Gelen mi? Yoksa İçimizde Patlayan Kozmik Bir Ses mi? وَالسَّمَاءِ وَالطَّارِقِ "Andolsun göğe ve Târık’a..." (86:1) 🔍 Târık kelimesi, genellikle "gece gelen yıldız" olarak çevrilir. Ama Arapça’da ṭ-r-q kökü “kapıyı çalmak” anlamına gelir. 📌 Bu şu anlama da gelebilir: “Geceleyin zihnini çalan o ses, o uyarı, o bilinç kıvılcımı!” 💡 Yani: Bu bir gök cismi değil, senin kalbine çarpan bir hakikat çanı olabilir. 🌠 2. “Necm-i Sâkıb” – Bilinçte Patlayan Bir Yıldız mı? النَّجْمُ الثَّاقِبُ “Delip geçen yıldız.” (86:3) 🔭 “Thāqib” kelimesi; bir şeyi delen, nüfuz eden, içe işleyen anlamına gelir. Bu yıldız, belki de gökyüzündeki bir nesne değil… 🚪 … Bilinç perdesini delen bir hakikat ışığıdır. 💥 İçimize bakan bir yıldız: Vicdan. 🔥 Her şeyi delip geçer: Gerçek. 🌌 Gece gelen: Aniden fark ediş. 👁️‍🗨️ 3. “İnsan neden yaratıldığına bir baksın!” (86:5) فَلْيَنظُرِ الْإِنسَانُ مِمَّ خُلِقَ Bu ayet, sadece biyolojik y...

ALA SURESİ " ayağını yere basarak yükselmek"

Resim
Bu sure “yüce olanı” anlatıyor ama  yerden başlıyor . Çünkü Kur’an’da yücelik,  ayağını yere basarak yükselmektir . 🌌 A’lâ Suresi: Yüceliğin Ardında Gizlenen Tersyüz 🎯 “Rabbinin adını tesbih et — O ki, yarattı ve düzenledi …” (87:1–2) “A’lâ” = en yüce. Ama bu sure “en yüce” olanın, en aşağıdan nasıl bir dönüşümle görünür kılındığını anlatıyor olabilir mi? 1. Yaratmak değil, “takdîr etmek” esas! خَلَقَ فَسَوَّىٰ “Yarattı, sonra ölçü koydu/düzenledi.” Kelime: سَوَّىٰ (sevvâ) → düzlemek, simetrileştirmek, hizaya koymak. Yani kaotik bir yaratım değil; harmonize bir varoluş anlatılıyor. ⤷ Tıpkı kainat gibi. ⤷ Tıpkı bilinç gibi. 2. “O, otlağı çıkarır… sonra onu kapkara bir çerçöpe çevirir.” (87:4–5) Bu ayet çoğu kez doğanın döngüsü gibi okunur. Ama bir de şöyle düşün: “Bilgi” otlak gibidir. Herkes için yeşildir. Ama sindirilmeden alınan bilgi, çöp olur. Kararmış ve ölü hale gelir. Bu yüzden belki de A’lâ olanın adını tesbih etmek gerekir: Çünkü ...