ZEBANİ KELİMESİ ÜZERİNE 🔎



Kur’an’da Zebânîler: Cehennem Bekçileri ve İlahi Adaletin Tezahürü

Kur’an-ı Kerim, cehennem sahnelerini tasvir ederken yalnızca azap görüntüleri sunmakla kalmaz; aynı zamanda bu azabın infazı ve yönetiminde görevli varlıkları da tanımlar. Bu bağlamda öne çıkan kavramlardan biri **“zebânîler”**dir. Zebânî, Kur’an’da yalnızca bir yerde doğrudan geçmesine rağmen, benzer işlevlere sahip varlıklar birçok surede tutarlı biçimde betimlenir. Bu makale, zebânî kavramını Kur’an’daki bağlamı, dilsel kökeni ve sembolik anlamlarıyla birlikte incelemektedir.


📖 Kur’an’da Zebânî Geçişi

“Hayır! Eğer o (azabı) yalanlarsa, andolsun ki Biz zebânîleri çağıracağız.”
(Alak 96:18)

 Burada zebânîler, ilahi adaletin uygulanmasında görevlendirilmiş, azabı icra eden melekler olarak sunulur.


🔎 Köken ve Anlam

“زَبَانِيَة” (zebâniyye) kelimesi Arapçada “zebn” (زَبْن) kökünden türetilir. Bu kök “itmek, kovmak, savurmak” anlamına gelir. Deve sürücüsünün develeri kovalaması ve onları sürmek için bağırması bağlamında da kullanılır. Bu nedenle zebânî, “kovucular, iticiler” şeklinde anlamlandırılabilir. Kur’an’daki kullanımı çoğul haldedir ve “zebânîler” cehennemlikleri iterek süren, kovan görevli meleklerdir.

İlginç bir dilsel bağlantı olarak, bazı dilbilimciler zebânî kelimesinin Süryanice veya İbranice kökenli olabileceğini ileri sürerler. Süryanice’de benzer bir kök olan “zabn”, “satın almak, zorla almak” anlamına gelir. Buradan hareketle zebânîler, günahkârların canlarını veya bedenlerini zorla alan görevliler olarak da tasavvur edilmiştir.


🔥 Kur’an’da Zebânîlerin Rolü ve Benzer Kavramlar

Kur’an’da zebânîler doğrudan bir kez geçse de, diğer ayetlerde onların görevlerini ve niteliklerini paylaşan “cehennem bekçileri” ve “azap melekleri” sıkça anılır:

  • Mü’min Suresi 40:49-50
    Cehennem sakinleri, azaptan bir günlüğüne olsun kurtulmak için bekçilere yalvarır. Ancak bekçiler onlara peygamberlerin açık uyarılarını hatırlatarak, artık dualarının fayda etmeyeceğini bildirir:

    “Size peygamberleriniz apaçık deliller getirmemiş miydi?” 

    “Öyleyse kendiniz yalvarın! Ama bilin ki, kâfirlerin yalvarmaları boşa gitmeye mahkûmdur.” 

    Burada bekçilerin rolü, yalnızca azabı uygulamakla kalmayıp ilahi adaletin kesinliğini vurgulayan pedagojik bir boyuta da sahiptir.

  • Zümer Suresi 39:71
    İnkârcılar “bölük bölük cehenneme sevkedilirler”. Burada kullanılan “sürüklenirler” ifadesi ile “zebn” kökünün temel anlamı (itmek, sürüklemek) arasında güçlü bir dilsel paralellik vardır. Bu, bekçilerin mahkûmları zorlayıcı bir şekilde kaderlerindeki cezaya götürme işlevlerini pekiştirir. Bekçilerin sorgulaması (“Size Rabbinizin ayetlerini okuyan peygamberler gelmedi mi?”) ve inkârcıların itirafı (“Evet geldi”), ilahi adaletin tartışılmazlığını ortaya koyar.

  • Tahrim Suresi 66:6
    “Onun başında sert, güçlü ve Allah’ın emirlerine karşı gelmeyen melekler vardır.” ifadesi de benzer bir bekçi sınıfını tanımlar.

Bu ayetlerde ortak olan unsurlar; şiddet, güç, disiplin ve Allah’ın emirlerine sıkı bağlılık olarak öne çıkar. Zebânîler, cehennemin kapılarını koruyan ve azabı uygulayan ilahi infaz memurlarıdır.


🪞 Sembolik Yorumlar

Zebânîler yalnızca dışsal bekçiler değil; aynı zamanda insanın kendi iç dünyasında ve vicdanında hissedilen sonuçların bir yansıması olarak da yorumlanabilir:

✔ Vicdanı rahatsız eden, pişmanlıkla itip kakan bir azap hissi.
✔ Kötülüklerin insanı kendi cehennemine sürükleyen doğası.
✔ Hakkın karşısında duran kibri aşağılayan bir “itici güç”.

Bu yönüyle zebânîler, hem ilahi adaletin fiziksel uygulayıcıları hem de hakikatten kaçışın imkânsızlığını temsil eden metaforik güçlerdir.


🧩 Sonuç: Zebânîler ve İlahi Adaletin Tutarlılığı

Kur’an’da zebânî kavramı, cehennem bekçilerini tanımlayan birleşik bir tasvire işaret eder. Mü’min 40:49-50 ve Zümer 39:71 gibi pasajlarda bekçilerin mahkûmlarla kurduğu retorik diyalog, tövbe kapısının kapandığını ve yargının mutlak adaletini vurgular. Bu, herhangi bir mazereti ortadan kaldırır ve cezalandırmanın pedagojik bir işlevi olduğunu gösterir.

“Zebânî” kelimesinin nadiren zikredilmesine rağmen, Kur’an’da cehennem bekçileriyle ilgili tasvirler, disiplinli, sert ve ilahi emirlere kayıtsız şartsız bağlı bir melekî gücün varlığına dair tutarlı bir anlatı sunar. Bu, ilahi yargının kaçınılmazlığını ve adaletin hassasiyetle icra edildiğini ortaya koyar.


📌 Özetle: Zebânîler, Kur’an’da hem cehennem bekçileri olarak dışsal bir melekî sınıfı, hem de insanın inkâr ve günahları sonucu karşılaştığı içsel bir hakikati temsil eden çarpıcı bir kavramdır. Bu tutarlılık, Kur’anî uyarıların caydırıcı etkisini pekiştirir.

Yorumlar

Öne çıkan Makaleler

Kurana göre Sevgi ile Aşk ❤

YASAK MEYVE ? 🍎

Habibullah demek ŞİRKTİR 📣