Kuran’a Göre Ekonomik Paylaşım: 




Kur’an’a Göre Ekonomik Paylaşım: Zekât, Sadaka, İnfak, Fitre ve Güzel Borç Kavramlarının Birlikteliği

Giriş

Kur’an’da toplumsal adaletin, dayanışmanın ve ahlâkî sorumluluğun en güçlü yansımalarından biri ekonomik paylaşım ilkesidir. 

Zekât, sadaka, infak, fitre ve karz-ı hasen (güzel borç) gibi kavramlar, sadece bireysel ibadetler değil, aynı zamanda sosyal adaleti temin eden birer sistematik ilkedir. 

Bu kavramlar, mülkün Allah’a ait olduğu ve insanın sadece bir emanetçi olduğu bilinciyle, bireyi bencillikten arındırarak toplumsal sorumluluğa davet eder. 

Böylece Kur’an, mal ve servetin adil dolaşımını sağlayan, ahlâk temelli bir ekonomi anlayışı inşa eder.


---

1. Zekât: Arınma ve Arındırma

Zekât, “zeke” kökünden türetilmiş olup hem “temizlemek” hem de “çoğaltmak” anlamı taşır. Kur’an’da şu şekilde tanımlanır:

“Onların mallarından sadaka (zekât) al ki, onunla onları temizleyip arındırasın…” (Tevbe 9:103)


Bu, zekâtın sadece maldan değil, kalpten de arınmaya vesile olduğunu gösterir. Tevbe 9:60’ta zekâtın sekiz kategorisi detaylıca sıralanarak, bu ibadetin geniş bir sosyal adalet ağı oluşturduğu vurgulanır. 

Zekât, sistematik ve farz bir ödeme olarak, zengin ile yoksul arasında adil bir bağ kurar ve servetin belli ellerde birikmesini engeller.


---

2. Sadaka: Samimiyetle Paylaşmak

Sadaka, “s-d-k” kökünden gelir ve “doğruluk, içtenlik” anlamındadır. Sadaka, gönüllü ve samimi bir paylaşım biçimidir. Kur’an’da sadaka vermenin gizlice yapılması övgüyle anılır:

 “Eğer sadakaları açık verirseniz ne güzel! Ama onu gizli verir ve fakirlere ulaştırırsanız bu sizin için daha hayırlıdır...” (Bakara 2:271)



Sadakanın başa kakılarak, riyaya düşülerek veya alıcıyı inciterek verilmesi ise sadakanın değerini yok eder (Bakara 2:262–264). 

Kur’an, sadakayı sadece maddî bir yardım değil, bir tebessüm, güzel bir söz, bir arabuluculuk (Nisa 4:114) gibi sosyal iyilikler olarak da değerlendirir. Böylece herkesin, gelir düzeyine bakmaksızın sadaka verebileceği bir çerçeve sunulur.


---

3. İnfak: Hayatı Açmak, Geçit Vermek

“İnfak”, "n-f-k" kökünden türeyerek “açmak, geçit vermek” anlamına gelir. Kur’an’da infak, bireyin Allah’tan kendisine verileni başkalarının yaşamına yol açmak için harcaması olarak tasvir edilir:

 “Ey iman edenler! Allah’ın sizi rızıklandırdığı şeylerden infak edin; yoksa bir gün gelir ki, ne alışveriş, ne dostluk, ne şefaat vardır...” (Bakara 2:254)



İnfak, yalnızca belirli oranlara dayalı zorunlu ödemelerle sınırlı değildir. Gönüllülüğe, sürekli ve çok yönlü bir toplumsal katkıya dayanır (Bakara 2:274). Ayrıca infakın niteliği de önemlidir:

 “Kazandıklarınızın iyisinden ve yerden sizin için çıkardıklarımızdan infak edin. Kötüsünü vermeye kalkmayın, siz onu göz yummadan almazsınız.” (Bakara 2:267)



Bu vurgu, infakta kalite bilincini, değersiz olanı değil en hayırlı olanı paylaşma sorumluluğunu getirir.


---

4. Fitre: Fıtrata Uygun Arınma

Kur’an’da doğrudan “fitre” kelimesi geçmemekle birlikte, “f-t-r” kökü “yaratılış, doğallık” anlamını taşır. Fitre, Ramazan ayının sonunda verilen özel bir sadaka türü olarak insanın doğuştan sahip olduğu fıtratla bağ kurar. Amacı, oruç ibadetini tamamlamak ve toplumun en alt katmanlarıyla bayram sevincini paylaşmaktır.

Bu paylaşım, hem oruçlunun eksiklerini telafi eder hem de ihtiyaç sahiplerine bayram neşesi yaşatır. Böylece ibadet, bireysel değil toplumsal bir sevinç hâline gelir.


---

5. Karz-ı Hasen: Allah’a Borç Vermek

Kur’an, yardım eylemini sadece toplumsal değil, metafizik bir boyutla da derinleştirir:

 “Kim Allah’a güzel bir borç verirse, Allah onu kat kat öder...” (Bakara 2:245)



Burada “borç” sembolik bir anlam taşır: Karz-ı hasen, insanlara karşılıksız, faizsiz, merhametli bir şekilde yapılan yardımı ifade eder. Kur’an, borçlunun zor durumda olması hâlinde mühlet verilmesini ya da borcun bağışlanmasını önerir:

“Eğer borçlu darda ise, eli genişleyinceye kadar bekleyin. Bilirseniz, sadaka olarak bağışlamanız sizin için daha hayırlıdır.” (Bakara 2:280)



Bu, ekonomik yardımı yalnızca verme eylemiyle sınırlamayıp, borç verme süreçlerinde de ahlaki ilke ve nezaketi şart koşar.


---

6. Yardım: Ahlakî Yükselişin Aracı

Kur’an’da yardım, sadece alanı değil, vereni de dönüştüren ahlakî bir imkândır. Yardım:

İncitmeden verilmelidir. Alıcının onurunu zedelemek, yardımın ruhunu yok eder.

Gizli veya gösterişten uzak olmalıdır. Allah rızası esas alınmalı, sosyal prestij aracı yapılmamalıdır.

Helal ve iyi maldan verilmelidir. Niteliksiz malların verilmesi, yardımın değerini düşürür.

Süreklilik taşımalıdır. Yardım, yalnızca belirli zamanlara değil, hayatın her anına yayılmalıdır (Bakara 2:274).


Yardım, bir “verme” değil, bir bağ kurma, bir emek ve şefkat alışverişidir.


---

Sonuç: Kur’an’ın Ahlâk Temelli Ekonomi Modeli

Kur’an’da ekonomik paylaşım, zekâtla sınırlı teknik bir yükümlülük değil; sadaka, infak, fitre ve karz-ı hasen ile birlikte örülen bütünsel bir ahlâk sistemidir. Bu sistemin temel gayesi, servetin belirli ellerde birikmesini engellemek ve sosyal adaleti tesis etmektir:

“...Ta ki o mal, içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir servet olmasın.” (Haşr 59:7)



Kur’an’ın önerdiği modelde ekonomik paylaşım, bireysel cömertlik değil, kurumsallaşmış adaletin tezahürüdür. Bu, sadece verenin değil, toplumun tüm bireylerinin refahını gözeten kapsamlı bir yapıdır. Modern dünyada artan servet uçurumları, yoksulluk ve sosyal dışlanma karşısında Kur’an’ın bu ilkeleri, hâlâ canlı ve geçerli çözüm önerileri sunmaktadır.

Peki bugün, bu ilkeleri hayata geçirerek hem bireysel arınmayı hem de toplumsal dönüşümü birlikte başarabilir miyiz?

Kur’an’ın bu çağrısı, sadece bireysel kurtuluş için değil, dünyada adil ve merhametli bir düzen kurmak isteyen tüm insanlık için evrensel bir çağrıdır.

Peki bugün, bu ilkeleri hayata geçirerek hem bireysel arınmayı hem de toplumsal dönüşümü birlikte başarabilir miyiz?

Kur’an’ın bu çağrısı, sadece bireysel kurtuluş için değil, dünyada adil ve merhametli bir düzen kurmak isteyen tüm insanlık için evrensel bir çağrıdır.


---


Yorumlar

Öne çıkan Makaleler

Kurana göre Sevgi ile Aşk ❤

YASAK MEYVE ? 🍎

Habibullah demek ŞİRKTİR 📣