Kayıtlar

MİHRAP "Ruhsal Cihadın Alanı"

Resim
Mihrap: Kur’an’da Bir Mânâ Merkezi Olarak Ruhsal Cihadın Alanı 1. Giriş “Mihrap” kelimesi, İslam geleneğinde çoğunlukla camilerde imamın namaz kıldırdığı yer olarak bilinir. Ancak Kur’an’da mihrap kelimesinin geçtiği bağlamlar, bu terimin çok daha derin bir sembolik ve kavramsal yüke sahip olduğunu göstermektedir. Bu çalışma, “mihrap” kavramının Kur’an’daki kullanımlarını dilsel, tarihsel ve anlam bilimsel bir çerçevede analiz ederek, onun bir içsel mücadele, temsil ve vahiy mekanı olarak derinliğini ortaya koymayı amaçlamaktadır. 2. Mihrap’ın Etimolojisi ve Temel Anlamı Arapça “مِحْرَاب (mihrap)” kelimesi, “حرب (harb)” kökünden türemiştir. “Harb” kelimesi savaş anlamına gelirken, “mihrap” ise savaşın gerçekleştiği yer, cephe hattı gibi anlamlara kapı aralar. Bu kök ilişkisi, mihrap kavramının sembolik anlamda bir mücadele alanı olduğunu ima eder. 3. Kur’an’da Mihrap Geçen Ayetler ve Anlam Derinlikleri Kur’an’da “mihrap” kelimesi 4 ayette geçer: Âl-i İmrân 3:37: Meryem’in Zek...

Bu Ev’in Rabbi 🔍

Resim
“Bu Ev’in Rabbi” Sadece Mekke’de mi Oturur?” “Kâbe bir taş bina değil, bilinç merkezidir.” Kur’an’da geçen “Rabbu hâzâ’l-beyt – Bu evin Rabbi” ifadesi (Kureyş 106/3), ilk bakışta yalnızca Kâbe’ye atıf gibi görünür. Ama Kur’an hiçbir zaman yüzeysel okumalara teslim olmaz.  1️⃣ “Beyt (Ev)” Ne Demektir Gerçekten? Kur’an’da “beyt” sadece taş-tuğla yapılar için kullanılmaz. “Beyt”, bir bilincin inşa edildiği, bir sistemin yerleştiği, bir değer merkezinin kurulduğu mekân anlamına gelir. Nitekim “Beyt-i Ma‘mûr” uzun ömürlü (eski) evdir (Tur 52/4). “Mihrap” (Âl-i İmrân 3/37) bir terbiyenin merkezidir. Hatta “arıların evi” bile vahye açıktır (Nahl 16/68)! Dolayısıyla “Bu evin Rabbi” derken Kur’an, sadece Mekke’yi değil, Allah’a adanmış tüm bilinç merkezlerini anlatıyor olabilir. 2️⃣ Kâbe Bir Taş Bina Değildir: Bilinç Merkezi ve Evrensel Eksen Kur’an, Kâbe’yi tanımlarken şöyle der: “İnsanlar için kurulan ilk ev, Bekke’deki mübarek ve âlemlere rehberlik eden evdir.” (Âl-i İmrân 3/...

DİYET ? "kimseyi satın alamazsın" 🧨

Resim
💥 1.  “Diyet” Kelimesi Kur’an’da Geçiyor mu ? Evet ama şaşırtıcı şekilde bugünkü “diyet listesi” veya sadece “kan parası” anlamında değil. 🔎 Arapça kökeni: د ي ة / d-y-h kökünden gelen "diyet (دِيَة)" kelimesi özellikle Bakara 178. ayette geçer: "Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında üzerinize kısas yazıldı. Hür, hür için; köle, köle için; kadın, kadın için. Fakat kim kardeşi tarafından affedilirse, makul bir şekilde diyetle ödeme yapılır..." (Bakara 2:178) Buradaki “diyet” , kısasın uygulanmadığı durumda öldürülen kişinin yakınlarına ödenecek maddi bir bedeldir. ⚖️ 2. Diyet Adalet midir, Merhamet mi? Kur’an’da diyet, mutlak ceza değil , adaletle merhametin dengelendiği bir kavramdır. 📌 Kısas cezai adaletin tecellisiyken, diyet toplumsal barış ve affın yoludur. Bu yüzden ayette şu ifade özellikle vurgulanır: "Bu, Rabbinizden gelen bir hafifletme ve rahmettir." (Bakara 2:178) Yani Allah, affetmeyi teşvik eder ama affetmek isteyenin de...

KUR'ANDA TENAD GÜNÜ 💥

Resim
💥 TENÂD GÜNÜ: Sessizlikten Feryada Uyanışın Adıdır وَيَا قَوْمِ إِنِّي أَخَافُ عَلَيْكُمْ يَوْمَ التَّنَادِ “Ey kavmim! Ben sizin adınıza Tenâd Günü’nden korkuyorum.” (Mü’min 40:32) 📌 TENÂD NEDİR? Kökeni: ن-د-و (n-d-w) Anlamı: Seslenmek, çağırmak Yardım istemek Toplanmak (nedve: danışma meclisi) Çaresizlik içinde seslenmek ❗️**"Tenâd"** ise karşılıklı, kaotik ve yoğun bir bağırışmayı anlatır. Yani "Yevmü’t-tenâd" , insanların birbirine yalvardığı, bağırarak kaçıştığı, yardım dilediği, ama kimsenin kimseyi duymadığı o gündür. 😱 TENÂD GÜNÜ NEYİN GÜNÜDÜR? 1. Kaçış Günüdür Kur’an’ın başka yerlerinde şöyle denir: “O gün kişi kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçar…” (Abese 80:34-36) Tenâd günü: Sosyal bağların koptuğu , herkesin kendi derdine düştüğü bireysel çöküş günüdür . 2. Feryadın Hiçleştiği Gündür “Boşuna bağırmayın bugün! Zira Bizden yardım göremezsiniz.” (Mü’minûn 23:65) Tenâd günü, feryatla...

CİHAD: KILIÇLA DEĞİL, KELÂMLE YAPILAN BÜYÜK MÜCADELE

Resim
💥 CİHAD: KILIÇLA DEĞİL, KELÂMLE YAPILAN BÜYÜK MÜCADELE ✍️ Kalemle Cihad: Hakikatin Mürekkebiyle Başlayan Direniş Kur’an’ın ilk emri bir savaş emri değil, bir okuma ve düşünme çağrısıdır : "Oku! Yaratan Rabbinin adıyla oku!" (Alak 96:1) Hemen ardından gelen ifade: "Kalemle (yazmayı) öğretti." (Alak 96:4) Yani Kur’an’ın inişiyle başlayan ilk mücadele, kalemle yapılan bir cihaddır. Bu bir uyanış, bir hakikat savaşıdır; cehalete, yozlaşmaya, zulme karşı bilginin ve kelamın savaşı. "Nûn. Kaleme ve satır satır yazdıklarına andolsun!" (Kalem 68:1) Bu yemin, kalemin Kur’an’daki yerine işaret eder. Çünkü kalem, susturulmak istenen hakikatin sesidir. Kalemle cihad: Gerçeği kelimelere dökmek, Batılı ilimle çürütmek, Sessizlere söz olmak, Kur’an’ın diriltici nefesini sayfalara üflemektir. İşte şimdi bu makalede, kalemle başlatılan bu büyük cihadın, Kur’an’daki tüm boyutlarını ortaya koyacağız. 1️⃣ Cihadın Silahla Değil, Kalemle Baş...

CEHENNEM: Somuttan Sembolizme, Derin Bir Varlık Krizi 🔥

Resim
🔥 Kur’an’da Cehennem: Somuttan Sembolizme, Derin Bir Varlık Krizi 🧭 Kur’an’ın cehennem tasviri, yalnızca bir “ateş azabı”ndan ibaret değildir. Cehennem, hem duyusal olarak hissedilen fiziksel bir mekân , hem de bilinçsel düzeyde yaşanan içsel bir çöküş olarak sunulur. Bu makale, cehennem kavramını Kur’an’daki çok katmanlı kullanımı üzerinden; dilsel köken, tarihsel arka plan, somut ayetler, sembolik anlatım ve ruhsal bilinç bağlamında incelemektedir. 1. 📜 Köken Analizi: Cehennem Sözcüğünün Etimolojisi “Cehennem” (جهنم) kelimesi, Arapça'da çok derin çukur anlamına gelse de, Arapça kökenli değildir . Bilim adamlarının çoğunluğu, bu sözcüğün İbranice'den Arapçaya geçtiği kanaatindedir. İbranice’deki “ Ge Ben Hinnom ” (Hinnom’un oğlu vadisi), eski Kudüs’te çocukların tanrılara kurban edildiği , atıkların yakıldığı korkunç bir bölgeydi. Bu vadi zamanla “Gehinnam” şeklini almış ve ilahi cezalandırmanın sembolü hâline gelmiştir. Kur’an bu sözcüğü derin çukur anlamıyla b...

İsa Nebi Mucizeleri 🧠

Resim
  İSA NEBİMİZİN AYETLERİNİN  MECAZÎ ANLAMLARIYLA YORUMU 📖 1. Âl-i İmrân 3/49 Ayet (mealen): “O (İsa), İsrailoğullarına şöyle diyecek: Size Rabbinizden bir ayet (mucize) getirdim. Ben, size çamurdan kuş biçiminde bir şey yaparım; sonra ona üflerim, o da Allah’ın izniyle kuş olur. Yine Allah’ın izniyle körü ve abraşı iyileştiririm, ölüleri diriltirim. Evlerinizde yediğiniz ve biriktirdiğiniz şeyleri size haber veririm. Eğer mü’min iseniz bunda sizin için bir ibret vardır.” 📖 2. Mâide 5/110 Ayet (mealen): “Ey Meryem oğlu İsa! Sana ve annene olan nimetimi hatırla. Seni Rûhulkudüs ile desteklemiştim. Beşikteyken ve yetişkin iken insanlarla konuşuyordun. Sana Kitabı, hikmeti, Tevrat’ı ve İncil’i öğretmiştim. Benim iznimle çamurdan kuş gibi bir şey yapıyor, içine üflüyor ve o da kuş oluyordu. Benim iznimle körü ve abraşı iyileştiriyordun. Yine benim iznimle ölüleri çıkarıyordun. İsrailoğullarından inkâr edenleri senden uzaklaştırmıştım…” Şimdi Âl-i İmrân 49 ve Mâide 110 ayetle...