Bu Blogda Ara

7 Temmuz 2025 Pazartesi

VAHİY NASIL GELDİ, SAHABE NASIL ANLADI? 📜



📜 VAHİY NASIL GELDİ, SAHABE NASIL ANLADI?

Kur’an’ın Vahiy Süreci, İlahi Kaynak ve Peyderpey İniş Üzerine Analitik Bir İnceleme


🔹 GİRİŞ: VAHİY DİYEN BİRİYE NASIL İNANILIR?

Bir insan “Allah bana vahyetti” dediğinde ona inanmak zordur. Bu yüzden tarih boyunca insanlar peygamberlere hep aynı itirazı yönelttiler:

“Bu Kur’an ona toptan indirilseydi ya!”
(Furkan 25:32)

“Bize ya gökten bir kitap indir ya da Allah’ı ve melekleri getir!”
(İsra 17:90–93)

Bu sözler aslında şunu söylüyordu:
“Senin getirdiğin şey ilahi olamaz, çünkü bizim beklediğimiz tarzda bir mucize yok!”

Ancak Kur’an bu talepleri reddeder ve vahyin yöntemini açıklar:
Vahiy bir kalbe iner, bir bilince yerleşir, bir toplumu dönüştürür. Bu süreç, gözle görülen bir mucizeden çok daha derin bir etki üretir.


🔹 VAHİY NE DEMEKTİR?

Kur’an’a göre vahiy, sadece peygamberlere değil; arıya, meleğe, hatta doğaya da yöneltilir:

“Rabbin arıya vahyetti…” (Nahl 16:68)
“O, meleklerine vahyetti…” (Enfâl 8:12)
“Yeryüzü, ona vahyedilenleri haber verir.” (Zilzâl 99:5)

Bu ayetler vahyin yalnızca bir söz aktarımı değil; ilahi yönlendirme ve bilinç oluşturma biçimi olduğunu gösterir. Dolayısıyla onun “gözle görülmesini” beklemek, Kur’an’ın sunduğu vahiy anlayışını kavrayamamaktır.


🔹 RESÛL VAHİY ALDIĞINI NASIL BİLİYORDU?

Kur’an bu konuda net bir açıklama yapar:

“Onu (Kur’an’ı) senin kalbine indiren, Cibrîl’dir.” (Bakara 2:97)
“O, hevâsından konuşmaz. O, bildirilen bir vahiyden başkası değildir.” (Necm 53:3-4)

Yani Resûl, vahyin kaynağının Allah olduğunu açık bir bilinçle fark ederdi. Kur’an’ın dili, içeriği ve amacı onun kişisel sözlerinden tamamen farklıydı.


🔹 SAHABE NASIL ANLADI?

Sahabe için vahyin ilahi olduğunu gösteren birkaç işaret vardı:

1️⃣ Vahyin Dili ile Resûl’ün Konuşma Dili Farklıydı

Sahabe, Resûl’ün günlük konuşmalarıyla vahyin dilinin bambaşka olduğunu gözlemledi. Kur’an ayetleri:

  • Düzenli

  • Özlü

  • Öğretici

  • Uyarıcı

  • İlke koyucu bir yapıya sahipti.

2️⃣ Resûl’ün Açık Beyanı

Resûl, bu sözlerin kendi ürünü olmadığını defalarca vurguladı:

“Eğer kulumuza indirdiğimizden şüphedeyseniz, onun benzerinden bir sure getirin.” (Bakara 2:23)

Bu meydan okuma karşısında hiç kimse bir benzerini getiremedi.


🔹 PEYGAMBER AKLIYLA ÇÖZÜM MÜ ÜRETİYORDU?

Kur’an’a göre hayır. Resûl’ün kendi içtihatları dahi gerektiğinde düzeltilmiştir:

“Allah seni affetsin! Neden izin verdin ki, doğru olan açık ortaya çıkmadan!” (Tevbe 9:43)

Bu durum, Kur’an’ın Resûl’ün düşüncelerini değil, doğrudan Allah’ın bilgisini esas aldığını gösterir.


🔹 “TOPLUMUN SORUNLARINA CEVAP VERİYORSUN, BU ZATEN AKIL İŞİ!” İTİRAZI

Bu çok önemli bir sorudur:
Kur’an’ın toplumsal olaylara cevap vermesi, onu beşerî mi kılar?

Tam tersine. Bu özellik Kur’an’ın hayata karışan, olaylardan evrensel ilkeler çıkaran ilahi bir hitap olduğunu kanıtlar:

“İnkâr edenler dediler ki: ‘Kur’an ona bir defada indirilmeli değil miydi!’ Biz onu böylece senin kalbine iyice yerleştirelim diye parça parça indirdik.” (Furkan 25:32)


🔹 KUR’AN’IN CEVAPLARI ZAMANA HAPSOLMUŞ MU?

Hayır. Kur’an olaylardan hareketle evrensel ilkeler öğretir. Örnekler:

  • İçki: "Zararları faydasından fazladır." (Bakara 2:219) → Kademe kademe haram.

  • Yetimler: "Onların haklarını gözetin." (Bakara 2:220)

  • Miras: Kadınlar için kesin paylar belirlenir. (Nisa 4:7-11)

Bunlar anlık çözümler değil; adalet, sorumluluk, korunma gibi kavramlar üzerinden toplumu dönüştüren adımlardır.


🔹 SONUÇ: KUR’AN’IN VAHİY OLUŞUNUN DELİLLERİ

✅ Resûl’ün kaynağı açıkça belirtmesi
✅ Kur’an’ın olağanüstü dili ve yapısı
✅ Resûl’ün kişisel çıkarlarına ters içerikler içermesi
✅ Çözümler yerine evrensel ilkeler getirmesi
✅ Vahyin peyderpey ama sistemli inmesi

Ve en önemlisi:

“Eğer kulumuza indirdiğimizden şüphedeyseniz, onun benzerinden bir sure getirin.” (Bakara 2:23)

Kur’an, hâlâ meydan okuyan bir kitap olarak sadece dönemin sorunlarına değil, her çağın arayışlarına cevap vermektedir.


📌
Kur’an’ın ilahi vahiy olduğuna sahabe yaşayarak tanık oldu. Vahiy, gökten düşen bir kitap değil, kalplere inen bir bilinçti. Toplum sorunlarına çözüm üretmesi onun beşeriliğini değil, Rabbani rehberliğini kanıtlar.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder