Bu Blogda Ara

kalp etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kalp etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Haziran 2025 Cumartesi

Kurana Göre Akıl Nerede ?  🫀





🫀 Kur’an’a Göre Akıl Nerede? Beyinde mi, Kalpte mi?

Modern dünyada “akıl” genellikle beyinle özdeşleştirilir.
Ama Kur’an’da akletme fiili genellikle “kalp”le ilişkilendirilir!

"Onların kalpleri vardır ama akletmezler."
(A’râf 7:179)

"Yeryüzünde gezmiyorlar mı ki kalpleri olsun da onunla akletsinler?"
(Hac 22:46)



Bu ayetler şunu söyler:
📌 Akletme, kalbin bir işidir.

Yani Kur’an’da “akıl” dediğimiz şey, sadece mantık yürütme değil;
duyarlılık, anlamlandırma, vicdan ve bağ kurma yetisiyle iç içedir.


---

🧩 Kalp = Anlam Merkezimiz

Kur’an’a göre kalp, insanın sadece duygusal merkezi değil, aynı zamanda anlam üretme ve karar verme organıdır.

Bak:

"Kur’an’a iman eden kimselerin kalplerinin Allah’a saygıyla yumuşamasının zamanı gelmedi mi?"
(Hadîd 57:16)



Burada:

İman, kalpte bir kıvılcım yakmalı.

Kalp, duyarsızsa akıl da çalışmaz.



---

⚠️ Şaşırtıcı Bağlantı: Kulak – Göz – Kalp

Kur’an, aklı sadece zihinsel bir işlem olarak değil,
bir bütün algı sisteminin parçası olarak tanımlar.

 "Allah, size kulaklar, gözler ve kalpler verdi.
Ne kadar da az şükrediyorsunuz!"
(Secde 32:9)


Aynı üçlü A’râf 179’da da geçiyor.
Bu ne demek?

👉 Akıl, kulakla başlar (duyma)
👉 Gözle güçlenir (gözlem),
👉 Kalpte anlam kazanır (akletme).

Yani duymayan bir insan, düşünemez.
Görmeyen bir kalp, hakikati anlayamaz.


---

📉 Kalp Mühürlenirse, Akıl İşlevini Yitirir

Kur’an’ın en dramatik ifadelerinden biri budur:

"Hayır! Onların işledikleri kalplerine pas bağladı."
(Mutaffifin 83:14)


"Kalplerini mühürledik."
(Bakara 2:7)


Burada akıl değil, kalp mühürleniyor.
Çünkü hakikatten kopuş, bir düşünce eksikliğinden çok, bir duyarsızlaşmadır.


---

🧠 ➕ 🫀 = Kur’anî Akıl

Kur’an’da akıl, şu ikisinin birleşimidir:

1. Algı: Göz – Kulak – Duyular


2. Bağ: Kalp – Vicdan – Sorumluluk



Eğer kalp hissediyorsa, akıl anlamlı çalışır.
Eğer kalp duyarsızsa, akıl sadece bahane üretir.


---

🚨 Şaşırtıcı Sonuç:

Kur’an’da en büyük “akılsızlık” sadece yanlış düşünmek değil,
duyarsız kalpten kaynaklanan anlam kaybıdır.

Bu yüzden Firavun örneği çok çarpıcıdır:

"Firavun’un kavmi nice ayetleri görmezden geldi.
Onlar suçlu bir kavimdi."
(Zuhruf 43:54–55)



Firavun akıllıydı, zekiydi, stratejikti. Ama akletmiyordu.
Çünkü kalbi mühürlüydü.


---

UYARI / HATIRLATMA


Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür.

Lütfen her ifadeyi Kur’an’ın bütünüyle değerlendirin; ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın. 

Hakikatin tek ölçüsü Allah’ın kitabıdır. Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir.

Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz

16 Haziran 2025 Pazartesi

FUSSİLET SURESİ "Duyulara Konuşuyor"



🌌 1. Kur’an, Duyulara Konuşuyor:

فِيٓ أُذُنَيْهِ وَقْرٌ وَهُوَ عَلَيْهِمْ عَمًى (41:44)

"Kur’an, yabancı dilde olsaydı, 'anlamıyoruz' derlerdi. Şimdi Arapça, yine diyorlar: Kulaklarımızda tıkaç, gözlerimizde perde var!"

🔍 Şaşırtıcı Nokta:

Kur’an’ın hitabı sadece akla değil duyulara da bir bilinç atfediyor. Göz ve kulaklar neredeyse “ahlâkî tercihler yapan” varlıklar gibi. Bu, algının bile tercihle kirlenebileceği anlamına gelir: "Gözün var ama görmek istemiyorsun." Kur’an, bilinci görme-işitme eylemiyle ölçüyor.


🧱 2. Göklere Söylenen: "İste veya isteme!" (41:11)

“Sonra göğe yöneldi, o duman halindeydi. Ona ve yere dedi ki: ‘İsteyerek ya da istemeyerek gelin!’ İkisi de: ‘İsteyerek geldik!’ dediler.”

🔍 Şaşırtıcı Nokta:

Burada gök ve yer konuşuyor, cevap veriyor, bilinçli karar veriyor.

Bu sadece kozmolojik bir anlatım değil, aynı zamanda şu mesajı veriyor:
Kâinat bile teslim oldu, ya sen?

Varlığın teslimiyeti, insanın özgür iradesini utandıran bir sahne sunuyor.


🧬 3. "Derileri" Konuşuyor! (41:20-21)

"Derileri, onların aleyhine konuşur."
"Onlar derilerine der ki: 'Bize niçin şahitlik ettiniz?' Derileri cevap verir: 'Her şeyi konuşturan Allah konuşturdu bizi!'"

🔍 Şaşırtıcı Nokta:
İnsan, dış görünümünün bile kendi aleyhine şahitlik edeceği bir sistemin içindedir.

Derilerimiz bizim bilinçli uzantımız gibi!

Bu ayet, bedenin sadece bir araç değil, kayıt tutan bir şahit olduğunu gösterir. Beden bir "hafıza"dır!


🌀 4. “Biz ayetlerimizi ufuklarda ve nefislerinde göstereceğiz.” (41:53)

“Öyle ki, onun hak olduğu kendilerine iyice belli olacak.”

🔍 Şaşırtıcı Nokta:

Kur’an’ın doğruluğu, sadece metinle değil, insanın içinde ve dış dünyada gözlemleyebileceği bir şekilde kendini açığa vuracak.

Bu bir meydan okuma değil, bir vaat gibi: “Kendine bak. Uzaklara da bak. Her yerde Benim imzam var.”


🧠 5. “Kalp mühürlüdür” Klişesi Ters Yüz Ediliyor (41:5):

“Kalplerimiz senin çağırdığın şeye karşı perdeli.”

🔍 Şaşırtıcı Nokta:

Kalplerin mühürlü olmasının sebebi Allah değil, insanların kendisidir!
Bu ayet, sorumluluğu Allah’a değil insanın kendi tercihine yükler. Yani “duymazdan gelme” pasif değil, aktif bir reddediştir.


🔁 Sonuç: Fussilet Suresi seni şöyle sarsar:

  • Kozmosun bile itaat ettiği bir sistemde, insan neden direnir?

  • Derimiz, kalbimiz, gözümüz şahitken — biz niye inkâr ederiz?

  • Göklerle, yerle konuşan bir kitap varken, insanın bu kitaba kulak tıkaması ne büyük çelişkidir!


30 Mayıs 2025 Cuma

Yâsîn Suresinde Merkezî Metafizik

Yâsîn Suresi hakkında Kur’an'ın kendisinden yola çıkarak “şaşırtıcı” bir gözlem yapacaksak, şüphesiz en dikkat çekici olanlardan biri, kalp (قلب) ve canlılık temaları etrafında dönen “merkezî metafizik” yapısıdır. Aşağıda Yâsîn Suresi’nin yapısına dair gerçekten şaşırtıcı bazı noktaları açıklayalım.