Kayıtlar

üstünlük etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İMTİHAN VE HALİFELİK

Resim
  İMTİHAN VE HALİFELİK: KENDİNİ BİLMEKLE YERYÜZÜNÜN EMANETİ ARASINDA ​Giriş: Bilginin Değil, Bilincin Açığa Çıkışı ​Kur’an’da sıklıkla geçen “imtihan” (بلاء / ابتلاء) ve “halife kılmak” (خلف) kavramları, genellikle yüzeysel biçimde “Allah’ın kullarını sınaması” ve “insanı yeryüzüne egemen kılması” şeklinde yorumlanır. Oysa bu ifadeler, yalnızca bir güç ilişkisini değil; bilincin açığa çıkışını ve sorumluluğun sürekliliğini anlatan temel varoluşsal meselelerdir. ​Kur’an’a göre Allah, “her şeyi bilendir” (Alîm). Dolayısıyla denemek, bilmediğini öğrenmek için değil; insanın kendini bilmesi içindir. Aynı şekilde, halifelik bir “saltanat” ya da “hükmetme yetkisi” değil, emanetin kuşaktan kuşağa taşınması anlamına gelir. ​1. İmtihanın Odak Noktası: Kendini Keşif ​Kur’an’da Allah’ın “denediği” ifadesi, ilahî bir bilgi edinme eylemi değil, insan açısından bir potansiyeli açığa çıkarma eylemidir: ​ “O, hanginizin daha güzel iş yaptığını denemek için ölümü ve hayatı yaratmıştır...

SAD SURESİ "unutan bir bilinç için "

Resim
🔸 1. Sureye giriş: “Sâd. Zikr sahibi Kur’an’a andolsun…” (38:1) “ Sâd ” harfi, tek başına bir hurûf-u mukattaadır . Ses itibariyle sâd kelimesinde de geçen bu harf, “sadâ” (yankı) , “sadaka” (doğruluk) ve “sıdk” kökleriyle ilişkilendirilebilir. Sanki bu harfle doğrunun yankısı , tarihe ve kalbe çağrılıyor. Bu Kur’an, “zikr” (hatırlatma) diyor: Zikir, unutan bir bilinç için yankılanan hakikatin sesidir. 🔸 2. “Hayret ettiler…” (38:4) “İçlerinden bir uyarıcı çıkmasına şaştılar ve inkâr edenler dediler ki: Bu bir sihirbaz, bir yalancıdır.” Asıl şaşıran onlar. Çünkü “ insan içinden bir beşere ” vahyin gelmesi, onların güç ve kutsallık tasavvurlarını sarsıyor. Bu ayet, günümüzün modern zihinlerini de yakalıyor: Tanrısallık bir yücelik meselesi değil, hakikatle ilişki meselesidir. 🔸 3. Davud Kıssası: Kudretle Adalet Arasında Davud’un kıssasında şaşırtıcı bir hakikat testi var: “Sana davacıların haberi geldi mi? Mescide duvardan tırmanıp girdiler de...” (38:2...