Kayıtlar

hicr etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

HİCR: Kayanın Ötesinde Bir Sınır

Resim
HİCR: Kur’an’da Kayanın Ötesinde Bir Sınır, Bir Sır Kur’an’da “hicr” kelimesi, genel olarak “kaya” veya “taş” anlamıyla bilinir. Ancak bu kelimenin anlamı çok daha derindir ve Kur’an’da farklı bağlamlarda çeşitli anlam katmanları taşır. Özellikle Fecr Suresi 5. ayette geçen “ذِى حِجْرٍ (zi hicr)” ifadesinde, kelime bu kez bambaşka bir boyut kazanır. Fecr 5’te Hicr: Akıl ile Bağlantısı Fecr/5’te geçen “حجر (hicr)” sözcüğü, men etmek, alıkoymak anlamındadır. Men edilen, alıkonulan şeyden kasıt ise “akıl”dır. Çünkü Arapçada kişiyi kötülükten men etmesi itibariyle akla “nuha” , münasebetsizlikten alıkoyması itibariyle ise “hicr” denmektedir. Dolayısıyla ayetteki “ذى حجر (zi hicr)” ifadesi “tam akıl sahibi” anlamına gelmektedir. Bu durumda ayet, ilk dört ayette yemin edilerek dikkat çekilen konuların, tam akıl sahipleri için Allah’ın varlığına ve tek oluşuna dair ikna edici, sağlam kanıtlar olduğuna işaret etmektedir. Hicr Neden Sadece Taş Değildir? Bir taş, sert ve hareketsiz...

HİCR SURESİ "zaman üstü kitap " 🌋

Resim
🌋 1. “Açık Kitap”tan Gelen Vahiy (15:1) الر تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ وَقُرْآنٍ مُّبِينٍ Elif Lâm Râ. Bunlar Kitab’ın ve apaçık Kur’an’ın ayetleridir. Surenin başında “ Kitap ” ve “ Kur’an ” ayrımı dikkat çeker. Bu ayrım bazı yerlerde şöyle görünür: “Kitap”: Levh-i Mahfuz’da yazılı olan ilahi bilgi, sabit ilke ve gerçek. “Kur’an”: Bu bilginin, belirli olay ve muhataba göre okunan, indirilen hali . Yani Kur’an sadece bir “metin” değil, zamanla buluşan bir akış , vahiyle inşa edilen bilinç tir. Bu da gösterir ki Kur’an hem zamanüstü (kitap) hem zamanla ilişkili (kur’an) bir hakikattir. Bu ayrım çok temel ve çok az fark edilir. 🧠 2. “Alay Etmişlerdi, Ama...” (15:11-13) “Onlardan öncekilere de elçi gelmişti, ama onlar hep alay ettiler.” “Biz de o alayı, onların kalplerine sokarız.” Burada şaşırtıcı olan şu: İnkarcıların alaycılığı , bir dış eylem değil, kalpte yerleşen bir arıza gibi tanımlanıyor. Allah onların bu tavrını “kalplerine yerleştiriyor” çünkü onlar za...