Biz Şirk Koştuğumuzu Bilmiyorduk⚠️😰

Ahirette En‘âm Suresi 22 ila 24. Ayetlerde anlatılanlar⚠️

Kur’an’ın sahnelediği bu gerçeklik hem zihinsel bir sarsıntı hem de derin bir iç hesaplaşma için eşsizdir.

---

😰 “Biz Şirk Koştuğumuzu Bilmiyorduk!” – Ahiretteki O Büyük Yüzleşme

“O gün hepsini bir araya toplayacağız, sonra diyeceğiz ki:

‘Hani nerede sizin ortak koştuklarınız?’

İşte o zaman onların bahanesi sadece şu olacak:

‘Rabbimize andolsun ki, biz asla ortak koşanlardan değildik!’”

(En‘âm 6:22–23)

---

🔥 1. Sahne: Şirkten Habersiz Yaşayanlar

Kur’an’ın sunduğu bu ahiret sahnesi, sıradan bir hesap günü anlatımı değil; insanın kendi nefsini nasıl kandırdığının ve farkında olmadan nasıl şirk içinde yaşadığının dramatik bir tasviridir.

Ahirette insanlar toplanacak, Allah şöyle soracak:

“Nerede sizin bana ortak koştuklarınız?”

Yani, bu dünyada yetki verdiğiniz, kutsadığınız, sözünü benim sözümün önüne geçirdiğiniz her şey ve herkes!

İnsanlar ise paniklecek, inkâra kalkışacak:

 “Biz aslında hiçbir şey ortak koşmadık!”

Ama hemen ardından gelen cevap tokat gibidir:

“Bak, nasıl da kendilerine karşı yalan söylediler!

İftira ettikleri o ortaklar da onlardan kaybolup gitmiş!”

(En‘âm 6:24)

---

🧠 2. Şirk Öyle Sanıldığı Gibi Değil

İnsanlar şirk deyince sadece taşlara, heykellere tapmayı anlar. Oysa Kur’an’a göre şirk:

Allah’tan başkasına boyun eğmek,

Allah adına konuşma yetkisini başkasına vermek,

Hakikat kaynağını Allah’ın Kitabı dışında başka bir yerde görmek,

Allah’tan başkasının hükmünü ve kanununu sorgusuz kabul etmek,

Dini Allah’a değil, geleneklere, şeyhlere, liderlere göre şekillendirmek,

hep birer şirktir.

Kur’an’ın en büyük uyarısı işte buradadır:

İnsanların çoğu şirk içindedir ama bunun farkında değildir!

 “Onların çoğu, ancak şirk koşarak Allah’a inanır.”

(Yusuf 12:106)

---

😨 3. Ahirette Şok ve İnkar: “Ama Biz... Tapmadık Ki?”

O sahnede insanların büyük bölümü şunları diyecek:

“Onlara ibadet etmedik ki!”

“Sadece sevdik, saygı duyduk.”

“Allah'a daha yakın olalım diye onların yolunu tuttuk.”

“Hocalarımız böyle dedi.”

“Atalarımızdan böyle gördük.”

Ama Kur’an şöyle buyurur:

“Onlar Allah’tan başkasını ilahlar edindiler.

Onlar ise bunu kabul etmez ve karşı çıkarlar.”

(Yasin 36:74)

Yani tapılanlar bile der ki:

“Biz böyle bir şey istemedik. Onlar kendi kendine bunu yaptı.”

---

💥 4. En Acı Gerçek: Putlar Bile Sizi Tanımıyor

İnsanın tapındığı sahte ilahlar (liderler, azizler, din adamları, şeyhler, şeytanlar, sistemler...) ahirette şöyle diyecek:

“Bizim bu işten haberimiz bile yoktu!”

“Bize değil, kendi arzularınıza tapıyordunuz.”

İşte insan, en büyük sarsıntıyı burada yaşar. Çünkü yıllarca uğruna hayatını verdiği, yüceltip kutsadığı şeyler onu orada yüzüstü bırakır.

---

🧭 5. Peki Bu Sahneden Kaçınmak Mümkün mü?

Evet! Kur’an bu sahneyi anlatmakla bizi sadece korkutmaz, aynı zamanda uyarır ve kurtuluş yolunu da gösterir:

 “De ki: Ben sadece bana vahyedilene uyarım.

Rabbimden gelen bu Kitap’tan başka bir hakikat yoktur.”

(En‘âm 6:50)

Çare:

Sadece Allah’a kul olmak.

Allah’tan başkasına hakikat, hüküm, kutsallık atfetmemek.

Hiç kimseyi aracı yapmadan doğrudan Kur’an ile yol bulmak.

---

🕊️ Sonuç: Tevhid Gerçekliğine Uyanmak

Ahiretteki bu sahne bir uyarı değil, şok edici bir hatırlatmadır.

“Biz farkında değildik” demek hiçbir şeyi değiştirmeyecek.

Çünkü:

Cehalet mazeret değildir.

Taklit kurtuluş değildir.

Sevgi bile bazen şirke dönüşebilir.

Bugün sorgulamadığımız her bağlılık, yarın inkâr etmek isteyeceğimiz bir zincire dönüşebilir.

“Rabbimize yemin olsun, biz asla şirk koşanlardan değildik!”

(Ama her şey kayıt altındadır. Her şey ortaya dökülecektir.)

🧎 Tevhid’e şimdi dön.

Yoksa yarın, “şirk içinde olduğunu bile bilmeyenlerden” olabilirsin…