Kayıtlar

isimlendirme etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İsimlerin Kutsallaştırılması

Resim
​📘 İsimlerin Kutsallaştırılması, Atalara Bağlılık ve Şefaat İnancı: Kur’an Perspektifinden Dinde Otorite Problemi ​1. ❓ Dinde Neden İnsan İsimleri Öne Çıkar? ​İnsan zihni, soyut olanı somut bir figür üzerinden anlamaya yatkındır. Tarih boyunca dinî bilgi aktarılırken, vahyin kendisi yerine onu taşıyan şahsiyetler ön plana çıkarılmıştır. Böylece: ​“Falanca âlim ne dedi?” ​“Falanca zat böyle buyurmuş.” ​“Şu üstadın görüşü budur.” ​tarzı yönelişler, vahyin yerine isimleri koyan bir otorite devri oluşturmuştur. ​Kur’an bu yönelişi çok erken teşhis eder: ​ “Onlar bilginlerini ve din adamlarını Allah’tan ayrı rabler edindiler.” (Tevbe 31) ​Burada “rab edinme”, onlara tapmak değil; onları dinî hüküm koyucu merci hâline getirmektir. ​2. 🏛️ Ataların Saygınlığı ve Otorite Devri ​Bir toplumda bir ismin, bir büyük şahsiyetin veya bir otoritenin kuşaktan kuşağa aktarılması, onu zamanla dokunulmaz hâle getirir. Kur’an’ın ifadesiyle bu, **“atalar dini”**nin devreye girmesidir:...

İnsan Eliyle oluşturulan Putlar ve Kitaplar

Resim
⚡️ Yaratılışın İki Eli ve Batılın İki Eli: Kur'an'da İlahi Kudretin Tezahürü ve Putperestliğin Çöküşü Giriş Kur'an-ı Kerim'in temel mesajı olan tevhid (Allah'ın birliği), Allah'ın evren üzerindeki mutlak egemenliğini, ilmini ve kudretini çeşitli eylemler ve sıfatlar üzerinden açıklar. Allah'ın yüce kudretini simgeleyen üç ana fiili ( yaratma, yontma ve yazma ) ile bu kudretin karşıtı olan Esnâm (putlar) kavramını incelemekte, bilginin ilahi kaynağı (Kitap) ile insan kaynaklı uydurmalar (Esnâm'a dayalı sözde bilgi, onların isimlendirilmesi ve Kur'an dışı metinlerin) arasındaki tezatı ortaya koyarak tevhidin sarsılmazlığı ele alınacaktır.  1. Yaratma Kavramı ve "İki El ile" Yaratılış Yaratma eylemi, temel olarak "Haleqa" ( {خَلَق} ) fiiliyle ifade edilir ve Allah'ın mutlak kudretini yansıtır. "İki el ile yaratma" ifadesi ( yedeyn {يَدَيَّ} ), özel olarak Âdem’in yaratılışı için kullanılmış (Sâd, 38/75) olup, All...

Anlamın Başlangıcı ve İnsanlığın Doğuşu

Resim
  🌍 İnsanın Farkı: Konuşma, Anlam ve Sorumluluk Üzerine Kur’anî Bir İnceleme Özet Kur’an, insanı diğer yaratılmışlardan ayıran farkı bedensel değil, bilişsel ve anlamsal düzlemde tanımlar. “Âdem’e bütün isimlerin öğretilmesi” (Bakara 2/31) olayı, insanın bilgiyle, dil ile ve anlamla ilişki kurabilme yetisini ifade eder. Bu yeti, “beyan” (Rahman 55/4) kavramıyla tamamlanır: insan, anlamı dile dönüştürebilen tek varlıktır. Ancak bu dilsel kapasite, aynı zamanda ayrışma ve çeşitlilik üretir. Kur’an, dillerin ve renklerin farklılığını “Allah’ın ayetlerinden biri” (Rum 30/22) olarak sunarak, farklılığın kaos değil, ilahi düzenin parçası olduğunu bildirir. Bu makale, insanın yapısal farkını; dil, isimlendirme, bilinç, çeşitlilik ve sorumluluk başlıkları altında Kur’an’dan hareketle inceler. 1. Giriş: İnsanın Farkı Nerededir? Kur’an’a göre insanın farkı, biyolojik değil, anlamsal bir fark tır. İnsana üflenen “ruh” (Secde 32/9) onu diğer yaratılmışlardan ayırır; ama bu fark, doğ...

Kuran'da Sema'nın Sırları

Resim
Göğe İsim Vermek: Kur'an'da Sema'nın Sırları Kur'an, varoluşu sadece bir fiziksel gerçeklik olarak değil, aynı zamanda anlam yüklü bir metin olarak sunar. Bu metnin en temel eylemlerinden biri isim vermektir . Bir şeye isim vermek, onu bir etiketten öte, varlık sahnesindeki hakikatiyle buluşturmaktır. Âdem kıssasında geçen "Allah, Âdem’e bütün isimleri öğretti" (Bakara 31) ayeti, insanın evrendeki her varlığın anlam kodlarını çözebilme yeteneğini ve bu sayede meleklere üstünlüğünü simgeler. İşte bu anlam verme ve anlama eyleminin en görkemli tecellilerinden biri, göğe, yani sema 'ya verilen isimde gizlidir. 1. Sema: Yüksek Olanın İsmi Arapça'da "sema" kelimesi, "yüksek olmak, üstün olmak, yücelmek" anlamlarına gelen "s-m-w" kökünden türemiştir. Bu kelime, Kur'an'da sadece fiziksel bir gökyüzü değil, aynı zamanda varoluşun üst düzlemi, kozmik düzeni ve ilahi yasaları ifade eder. Rahman Suresi'nin 7. ayetinde ...

MELEKLERİN İSİMLENDİRİLMESİ

Resim
Kur’an Bağlamında Meleklerin Dişilikle İlişkilendirilmesi ve Müşrik İsimlendirmelerin Teolojik Tahlili Giriş Kur’an-ı Kerim, meleklerin mahiyetine ve işlevlerine dair geniş bir perspektif sunarken, onların dişil olarak isimlendirildiğine veya tasvir edildiğine dair herhangi bir ifade içermez. Tam aksine, müşriklerin melekleri Allah’ın kızları olarak nitelendirmesi Kur’an tarafından kesin bir dille reddedilir. Bu çalışma, Kur’an’daki ilgili ayetleri tahlil ederek meleklerin dişil olarak algılanmasının tevhid inancı açısından neden bir sapma olduğunu ve müşriklerin dişil putlara verdikleri isimlerin sembolik anlamlarını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Kur’an, isimlerin sadece bir tanımlama aracı olmadığını; aynı zamanda insanın varlıkla kurduğu ilişkiyi, hakikat algısını ve nihayetinde teolojik yönelimlerini yansıttığını vurgular. Bakara Suresi 2:31’de geçen “Allah Adem’e bütün isimleri öğretti.” ifadesi, insanın kavramsallaştırma gücünün vahiy temelli bir öğretiye bağlı olması gerektiğin...

İNSAN MELEKLER VE SECDESİ🔎

Resim
" MELEKE, MELİK, MELEKLER, MELÂİKE" Kavramlarının Anlam Derinliği Arapça م-ل-ك (M-L-K) kökünden türeyen "Meleke", "Melik", "Mülk", "Melikût" ve "Melek" kelimeleri, Kur'an'ın kavramsal zenginliğini ve insanın varoluşsal serüvenini anlamak için anahtar niteliğindedir. Bu kök, "güçle sahip olma, egemenlik, hükmetme, içsel denetim" gibi anlamlara gelerek, hem ilahi kudreti hem de insandaki potansiyel yetileri ifade eder. " Melek" Kelimesi: Görünenden Ötesi "Melek" kelimesi, Kur'an'da genellikle görünmeyen ancak düzenleyici, yönlendirici, taşıyıcı ve ilahi iradeyi tecelli ettiren güçleri temsil eder. Cibrîl (vahiy iletici), Mîkâîl (rızık ve doğa olayları), İsrâfîl (kıyamet ve yeniden diriliş) gibi isimleri anılan melekler, bu fonksiyonların somutlaşmış halleridir. Kur'an'da meleklerin söz söylemesi, yönlendirmesi, koruması, vahiy getirmesi, yazması ve insanlara eşlik etmesi gibi...

İsimlendirme Üzerinden Kur’an Okuması 💬

Resim
 💬 İsimlendirme Üzerinden Kur’an Okuması Kur’an’da İsimlendirme (Tesmiyye) Üzerine Kur’an, dilin en temel işlevlerinden biri olan isimlendirme (tesmiyye) olgusunu sadece bir etiketleme aracı olarak değil, aynı zamanda bilgi üretimi, anlam inşası ve ontolojik yönelim açısından da son derece derin bir zeminde ele alır. Kur’an’da “isim” (ism) kavramı, yalnızca nesnelere verilen adları değil, aynı zamanda bir varlığın kimliğini, işlevini ve yaratılış amacını da içerir. Bu nedenle Kur’an’daki isimlendirme pratikleri, insanın evrendeki konumunu ve sorumluluğunu anlamak açısından merkezi bir öneme sahiptir. UYARI / HATIRLATMA Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür. Lütfen her ifadeyi  Kur’an’ın bütünüyle  değerlendirin;  ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın.  Hakikatin tek ölçüsü  Allah’ın kitabıdır.  Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir. Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten u...

Kendilerini "Ehl-i Sünnet" diye isimlendirenlere ♨️

Resim
“Ehl-i Sünnet” adıyla yaygınlaşan geleneksel mezhep anlayışını Kur’an süzgecinden geçirdiğimizde, şu şekilde yeniden düzenlenmiş ve detaylandırılmış bir sonuç karşımıza çıkar: