Bu Blogda Ara

Şeriat kıldık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Şeriat kıldık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Temmuz 2025 Cuma

"Dinde Yahudileşme: Şeriat Varken Mezhebe Tapmak!"





📜 Câsiye 18. Ayet Bağlamında Hevâ Dini ve Yahudileşme Eğilimi

🔹 Giriş: İlahi Yol ile Hevâ Dini Arasındaki Çatışma

Kur’an’ın Câsiye 18. ayetinde geçen "Seni de işin bir şeriatı üzerine koyduk; şimdi ona uy, bilmeyenlerin hevâlarına uyma" ifadesi, yalnızca bir öğüt değil, tarihsel ve evrensel bir uyarıdır. Bu ayet, ilahi şeriatın vahiy yoluyla insana indirildiğini, buna karşılık insan topluluklarının zamanla bu yolu bırakıp hevâlarına uymaya başladığını bildirir.

Bu bağlamda özellikle İsrailoğulları örneği dikkat çekicidir. Kur’an, onların nasıl ilahi vahyi terk ederek, din adamlarının uydurduğu hükümleri “şeriat” gibi benimsediklerini, bu yolla “dini çarpıttıklarını” birçok kez hatırlatır. İşte bu süreç, Kur’an’da "hevâya uyma", gelenekte ise “Yahudileşme” olarak tanımlanabilecek bir dinî yozlaşma biçimidir.


---

📌 Kur’an’ın Tanıklığıyla: İlahi Şeriattan Sapma Süreci

1️⃣ Bilgi Geldiği Halde Ayrılığa Düşme (45:17)

“Onlara işin apaçık delilleri verildi; ama kendilerine bilgi geldikten sonra, sırf aralarındaki kıskançlık nedeniyle ayrılığa düştüler.”



Bu ayetle Kur’an, İsrailoğulları'na bilgi gelmesine rağmen ayrılığa düşmelerini ilme değil hevâya dayalı bir tutum olarak gösterir. Kıskançlık, otorite savaşı, toplumsal ego, ilahi bilgiyi örtmüş ve yeni bir "din anlatısı" ortaya çıkmıştır.


---

2️⃣ Alimler ve Hevâ: Dini Araçsallaştırma (Tevbe 31)

“Onlar, Allah'ı bırakıp bilginlerini ve rahiplerini rabler edindiler…”



Bu ayet, şeriatın yalnızca Allah’a ait olduğu mesajıyla doğrudan ilişkilidir. Dini sınıf, ilahi hükmü terk ederek insanların din adına koyduğu kuralları uygulamaya başlamış ve din adamlarının görüşleri dinin kendisi gibi kutsanmıştır. Yahudileşme tam da burada başlamıştır: "Tefsir" adıyla hevâya dayalı yorumlar “din” haline gelmiştir.


---

3️⃣ Onların Uydurduğu Şeyleri Din Sanmak (Al-i Imran 78)

“Onlardan bir grup vardır ki, kitabı okurken dillerini eğip bükerler ki, siz onu kitaptan sanasınız. Oysa o kitaptan değildir. Derler ki: ‘Bu Allah katındandır.’ Oysa Allah katından değildir. Allah’a karşı bile bile yalan söylerler.”



Bu ayet, dinin metinle değil, metin dışı yorumlarla (tefsirle) değiştirilişini açıkça eleştirir. Uydurulmuş din, “ayet gibi konuşmak” yoluyla inşa edilmiştir. Bugün geleneksel İslam'daki hadis merkezli din anlayışı da benzer bir süreçle oluşmuştur: Hevâya dayalı yorumların vahiy yerine geçmesi.


---

🧠 Yahudileşme Nedir? Kur’anî Bir Kavramsallaştırma

“Yahudileşme” kelimesi tarihsel bir kimliğe değil, Kur’an’a göre dini ilahi kaynağından koparıp otoriteye dayandırma eğilimine işaret eder. Bu süreçte:

Din, bilgi olmaktan çıkar, kimlik aracına dönüşür.

Hevâ, ilim yerine geçer.

Yorumlar, hüküm gibi sunulur.

Vahiy, din adamlarının “tefsirleri” içinde boğulur.


Bu tavır, Kur’an’da “kitabın sırtı arkasına atılması” (Cuma 5), “heva ve zanla hüküm vermek” (En'am 116), “bilmeyenlerin uydurmalarına uymak” (Câsiye 18) gibi ifadelerle yerilir.


---

📚 Bugüne Yansıması: Tefsir ve Mezhepçiliğin İlahlaştırılması

Bugün de Kur’an’ın eleştirdiği bu zihniyet, mezhep yorumlarının din gibi sunulması, hadislerin ayetin önüne geçirilmesi, alimlerin sözlerinin “delil” sayılması şeklinde yaşanmaktadır. Bu, Yahudileşme zihniyetinin İslam dünyasına sirayet etmiş biçimidir.

Kur’an, bu tehlikeye karşı tek bir çözüm sunar:

“O şeriata uy! Hevâya değil.” (Câsiye 18)




---

✅ Sonuç: Câsiye 18 Işığında Dinde Arılık ve Bağlılık

Câsiye 18. ayet bir çağrıdır:
➡ Hevâya değil, vahye uy!
➡ Din adamlarının değil, Allah’ın hükmünü dinle!
➡ Şeriatı Allah’tan al, tefsirle değil vahiy ile yaşa!

Yahudileşme, Kur’an’daki anlamıyla, dinin kaynağının Allah olmaktan çıkıp, insanın hevâsı haline gelmesidir. Bu sürece karşı tek çare, Kur’an’a doğrudan bağlılık, ve her türlü uydurma otoritenin reddidir.


---