- Allah’a iman: Tek otorite O'dur.
- Meleklere iman: O'nun emirlerini uygulayan sistemsel güçlerdir.
- Kitaplara iman: Aynı vahiy zincirinin tutarlı mesajlarıdır.
- Rasullere iman: O mesajı taşıyan ışık şahsiyetlerdir.
UYARI / HATIRLATMA
UYARI / HATIRLATMA
· 🎗 Kuran ile nasıl bir ilişki içindeyiz?
· 👀 Allah’a ve Rasûl’e İtaat: Kur’ânî Bir Analiz
· 👨👩👦👦 Bir Su, Bir Soy, Bir Başlangıç
· 👭 Yanlış yorumlanan ÇOK EŞLİLİK ayeti üzerine
· 👹 İblis ve Cennet: Sembolik ve Psikolojik Yorum
· 📑 Kur'an'da Geçen KIRAAT, TİLAVET, TERTİL
· 📖 Kur’an: Sayfaya Değil, Zamana Yazılmış Kitap
· 📖 Kur’an’da Kelimelerin Tarifi ve Anlamın Saptırı...
· 📙 BUHARİ HADİS KİTABI (tenkit)
· 📬 Nebi ve Rasul: İlahi Mesajın Taşıyıcıları ve Te...
· 📬 Nebiler Dinin Erbabı mıdır?
· 🔍 Kur’an’ı Anlamada Misal Metodolojisi
· 🔍 MİSALLİ ANLATIM ÖZELLİĞİ İLE KURAN
· 🔎 Kur’an’da Edebi Sanatlar ve Örnekleri
· 🔏 Ehli sünnet UYDURMASI nedir ?
· 🔠 KELİME YAPI TAŞLARI: Hurûf-u Mukattaa
· 🔥 Tebbet ve Buruç Suresi Analizi
· 🔦 Tedebbür: Kur’an’la Derinlikli Yolculuk
· 🗺 MELEKLER VE İNSAN’IN YARATILIŞI
· 🤬 İnkârcıların Peygamberden Beklentileri
· ⚔️ Allah ve Resulüne ait GANİMETLER
· 🪙 İNFAK ( Emanete Sadakat mi, Servete İhanet mi?)
Ankebut Suresi, derin bir zeka, yüksek bir sembolizm ve sarsıcı bir iman testinden bahseder.
"İnsanlar, sadece 'İman ettik' demeleriyle bırakılacaklarını ve imtihan edilmeyeceklerini mi sandılar?" (Ankebut 29:2)
Bu ayet, sadece 'iman ettim' demenin aslında hiçbir şey ifade etmediğini, gerçek imanın acılarla, yoksunluklarla, yalnızlıkla, belki toplum dışı bırakılmayla test edildiğini yüzüne çarpar. İman bir slogan değil, bir süreçtir.
"Allah'tan başka dostlar edinenlerin durumu, kendine ev edinen örümceğe benzer. Halbuki evlerin en zayıfı şüphesiz örümcek evidir..."
Örümcek, dışarıdan bakıldığında ustaca bir mühendislik gibi görünür ama dokuduğu ağ en ufak bir darbede yıkılır.
Aynı şekilde insan da Allah'tan başka dayanaklar edinirse, o psikolojik, sosyolojik, ekonomik ağların tümü bir anda çökebilir.
İlginçtir, örümcek ağının zayıflığı sadece fiziksel değil, ahlaki bir anlam da taşır: Dişi örümcek, çiftleşmeden sonra erkeğini öldürür – ilişkilerinde şiddet, çıkarcılık ve yok edicilik vardır.
Hz. İbrahim’in ailesinden kopuşu, Hz. Lût’un toplumsal ahlaksızlıktan hicreti, bu surede peş peşe anlatılır.
Ankebut, hicreti sadece coğrafi bir terk ediş olarak değil, ahlaki yozlaşmadan kopuş olarak gösterir.
Gerçek hicret: Aklın karanlığından bilincin aydınlığına çıkmaktır.
"Eğer Allah uğrunda eziyet görürse, insanların fitnesini Allah’ın azabı gibi görür..."
İnsan bazen toplumdan dışlanmayı, Allah’ın azabı gibi yanlış algılar.
Halbuki gerçek fitne, hakikati bırakıp halkın hoşnutluğuna göre yaşamaktır.
"Rabbim, bana yardım et, çünkü onlar beni yalanladılar." (29:30)
Bu dua Lût peygambere aittir. Ama dikkat et: Bu dua bir "imtihan" sonrası değil, ahlaki çöküş karşısında haykırıştır. Ankebut suresi der ki:
“Asıl çöküş, şehirlerin değil; vicdanların çöküşüdür.”
Allah’ın gökleri ve yeri hak ile yarattığını söyler.
Hristiyan ve Yahudilerle tartışırken bile en güzel yöntemle, yani ikna ve yumuşaklıkla konuşulması emredilir.
Ankebut, polemik değil hakikate çağrı sunar.
Sûrenin ortasında kıssalar, sonunda tebliğ, hicret ve sabır.
Tıpkı örümcek ağı gibi: merkezde bir çekirdek, kenarlarda açılan yollar…
Ve mesaj şu: Kurduğun zihinsel ve duygusal ağ ne kadar sağlam?
Ankebut, imanın yapay ağlara değil, hakiki temellere dayanmasını ister. Sosyal kabul, siyasi güç, ekonomik statü, hatta aile… Hepsi bir anda çöken bir örümcek ağı olabilir.
Gerçek sığınak:
"Allah, takva sahipleri için yeterlidir." (29:69)
Kur’an’da sıkça karşılaşılan kavram çiftleri—iman–küfür, nur–zulmet, yaş–kuru, ins–cin gibi—yalnızca dilsel bir retorik değil, aynı zamanda varoluşun çift kutuplu yapısına işaret eden derin bir anlam sistematiğidir. Bu makale, Kur’an’daki “ikilik” (zıtlık, karşıtlık, tamamlayıcılık) ilkesinin hem epistemolojik hem ontolojik işlevlerini ortaya koymakta ve bu ikiliklerin nihayetinde nasıl “bütünlük” fikrine yöneldiğini incelemektedir.
UYARI / HATIRLATMA
Kur’an’da anlamlar çoğu zaman karşıtlar, zıtlar veya tamamlayıcı çiftler üzerinden inşa edilir. Bu çiftler, hem eğitici (didaktik) hem de ontolojik (varlıksal) bir işlev görür.
UYARI / HATIRLATMA