30 Haziran 2025 Pazartesi

Müddessir Suresideki "19" BÖLÜM 3




Bölüm 2

Müddessir Suresi Çerçevesinde "19" Sayısının Semantik Derinliği ve Mezopotamya Yazı Geleneği ile Bağlantısı

Özet: Bu makalede, Kur'ân'ın Müddessir suresinde geçen "üzerinde 19 vardır" (74:30) ifadesi, klasik tefsirlerin ötesinde semantik ve tarihsel bir çerçeveyle ele alınmakta, Mezopotamya yazı dilleri ve levha geleneğiyle iliiyle ili\u015kilendirilerek yorumlanmaktadır. "Melek", "melik", "levh", "harf" ve "ateş" gibi Arapça kelimeler üzerinden geliştirilen kavramsal analizle, ayetin içerdiği sembolik doku açıklanmaktadır.


---

1. Giriş Kur'ân'ın 74. suresi olan Müddessir, içeriğinde yer alan 19 sayısı ile gerek klasik, gerekse modern yorumlarda dikkat çekici tartışmalara konu olmuştur. Bu sayının salt matematiksel bir anlamdan öte, yazı, vahiy, ateş ve melek kavramları etrafında örülü bir bilgi sistemine işaret ettiği düşünülebilir. Müddessir 30. ayette geçen "üzerinde on dokuz vardır" ("‘aleyhâ tis'ata 'aşar") ifadesinin, hem öncesindeki Sekar tasviriyle hem de ardından gelen "bunu sadece melek yaptık" ifadesiyle olan ilişkisi, ayetin yalnızca cehenneme değil, vahyin yazımsal taşıyıcılarına da işaret ettiği görüşünü desteklemektedir.

2. Ayet Bağlamında Semantik Değerlendirme

Sekar (سَقَر) kelimesi, kök itibariyle "yakıcı, kavurucu ateş" anlamı taşır. Fiil hali olan s-q-r kökü, ateşle dağlamak, yakmak gibi anlamlara gelir. Bu anlamlar, Mezopotamya'da yazının kil tabletler üzerine yazılması ve ateşte pişirilerek kalıcılaştırılması uygulamasıyla çarpıcı bir sembolik bağlantı sunar.

Levvâha (لَوَّاحَةٌ لِّلْبَشَرِ) (74:29) ifadesinde geçen "levvâha" kelimesi, l-w-ḥ kökünden gelir ve "yakıp ortaya çıkaran, kavuran, parlatan" anlamına gelir. Aynı zamanda levh (لَوْحٌ) kelimesiyle de etimolojik akrabalığı vardır. Bu da Müsâ'ya verilen levhalarla (A'râf 145) bağlantı kurmamıza imkân tanır.

Beşer (بَشَر): Ayetteki "beşer" kelimesi, hem insan anlamına gelir hem de insanın dış derisi, yani "yüzeyi" ifade eder. Bu da levvâhanın yaktığı şeyin bir yazı yüzeyi olabileceği fikrini güçlendirir.


3. 19 Sayısının Tarihsel Bağlantısı: Akat Alfabesi Üzerinden Yaklaşım

Tarihsel olarak, Mûsâ peygamberin döneminde Mezopotamya bölgesinde yaygın olan yazı sistemi, Akatça ve Sümerceye dayanmakta olup, Akatça alfabenin 19 sessiz harften oluştuğu bilinmektedir. Bu bilgi, Müddessir suresindeki "üzerinde 19 vardır" ifadesini klasik anlamdan çıkararak, "levha üzerindeki harf sayısı" olarak yorumlamaya olanak tanır. Bu durumda, cehennem tasviriyle birlikte gelen levvâha ve beşer ifadeleri, yazının fiziksel ortamı olan kil tabletlerin ateşte pişirilerek kalıcılaştırılmasını ima eder.

4. Melek, Melik ve Harf: Kavramsal Bir Bağlantı

Melek (مَلَك) ve Melik (مَلِك) kelimeleri, Arapçada aynı m-l-k kökünden türemiştir. Melik, yönetici; melek ise bu yönetimin emrindeki elçi kuvvetler, yüretici ilkeler olarak tanımlanabilir. Kur'an'da meleklerin bilgi taşıdığı, vahyi ulaştırdığı ve yazım kaydı yaptığı açıkça belirtilir (Abese 15–16).

Bu durumda, harfler ilahi vahyin yazımsal taşıyıcıları olarak, Allah'ın Melik sıfatı altında yönetilen Melekîmsi semboller olarak okunabilir. İlahi mesaj, hem meleklerce taşınmakta hem de harf harf ışıklanarak yazılmaktadır.


5. Kitap Ehli Bağlamı: 31. Ayetteki Vurgu

Müddessir 31. ayette, 19 sayısının kitap ehlinin imanını artıracağı belirtilir:

> "...Kendilerine kitap verilenler kesin olarak inansın, iman edenlerin de imanları artsın diye..."



Bu vurgu, sadece Kur'an ehlini değil, Yahudi ve Hristiyanları da kapsar. Tevrat'ın Musa'ya levhalar şeklinde verilmesi, bu levhaların üzerindeki yazının 19 harfli bir sistemle kaydedilmiş olabileceği ihtimalini gündeme getirir. Bu, hem vahiy geleneğinin ortak paydasını, hem de tarihsel ışığın Kur'an'da yansımasını gözler önüne serer.

6. Sonuç

Müddessir Suresi'nin 30–31. ayetleri, klasik cehennem yorumu ile sınırlandırıldığında birçok sembolik anlam göz ardı edilmektedir. Bu makale, "üzerinde 19 vardır" ifadesini, Mezopotamya yazı tarihine, kil tablet geleneğine ve Akatça harf sistemine dayalı olarak yeniden değerlendirmekte; melek-harf-melik üzerinden bir bilgi metafiziği inşa etmektedir. Harfler, melik olan Allah'ın yönetimindeki melekîmsi kodlardır; levh ise bunların yüzeye vurduğu yerdir. En doğrusunu elbette Allah bilir. Ancak bu yorum, hem tarihsel hem de kavramsal tutarlılık arayanlar için anlamlı bir kapı aralamaktadır.



UYARI / HATIRLATMA


Bu metinlerde yer alan görüş, yorum ve çıkarımlar, beşerî çabanın bir ürünüdür.

Lütfen her ifadeyi Kur’an’ın bütünüyle değerlendirin; ayetlerin rehberliğinde tartın, ölçün ve doğrulayın. 

Hakikatin tek ölçüsü Allah’ın kitabıdır. Yanlış varsa bize, doğru varsa Allah’a aittir.

Diğer kategorize edilmiş yazılarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder